aofsoru.com

İcra İflas Hukuku Dersi 4. Ünite Özet

Paraların Paylaştırılması Ve Borç Ödemeden Aciz Belgesi

Giriş

İcra ve iflâs hukuku sistemimizde, alacaklının doğrudan doğruya borçlunun haczedilen mallarıyla tatmin edilmesi mümkün değildir. Haczin amacı, haczedilen malların alacaklıya devri değil, hacizli malların paraya çevrilmesi ve bu suretle alacaklının alacağının ödenmesidir. Hacizli malların paraya çevrilmesi ve paraların paylaştırılması sonunda alacaklı alacağını tamamen tahsil edebileceği gibi, elde edilen paranın alacağa yetmemesi sebebiyle alacağının bir bölümünü tahsil edemeyebilir. Alacağını tamamen alamayan alacaklıya, ödenmeyen alacak kesimi için, icra dairesi tarafından kendiliğinden, herhangi bir harç ve resme tâbi olmadan bir aciz belgesi verilir; bu belgenin bir sureti de borçluya verilir.

Satış (Paraya Çevirme)

Hacizli mallar, kural olarak, talep üzerine satılır ve satışı da kural olarak alacaklı talep eder. Ancak bazı hâllerde borçlu da haczedilen malların satışını talep edebilir. Satışı talep eden kimsenin satış giderlerini peşin olarak ödemesi gerekir. Aksi takdirde satış talebi sonuç doğurmaz. Hacizli malın satılması yönündeki talep bir defa geri alınabilir. Süre geçmese bile ikinci kez satış talebi geri alınırsa, bu durumda süre henüz dolmamış olsa bile haciz kalkar.

Hacizli taşınır mallar ve alacaklar için satış isteme süresi kesin haczin uygulanmasından itibaren altı ay, taşınmaz mallar içinse bir yıldır.

İcra dairesi, taşınır malları, alacaklının satış talebinden itibaren iki ay içinde satmak zorundadır. Taşınır malların satışı için asıl olan, bunların açık artırma yoluyla satılmasıdır. Ancak bazı durumlarda, taşınırların pazarlık yoluyla satışı da mümkündür. Açık artırma ile satışın iki temel aşaması bulunur. Bunlar, artırmaya hazırlık ve artırmanın yapılması aşamalarıdır.

İcra dairesinin açık artırma yoluyla satışa başlamadan önce, artırmaya ilişkin bazı hazırlıkları yapması gerekir. Öncelikle açık artırmanın yapılacağı yer, gün ve saat satış gününden önce icra dairesi tarafından ilân edilir. İlânda, ayrıntıları satış şartnamesinde gösterilmek kaydıyla, satılacak malın cinsi, mahiyeti, önemli vasıfları, tahmin edilen kıymeti, bulunduğu yer, ikinci artırmanın gün ve saati, satış şartnamesi ile diğer bilgilerin nereden ve nasıl temin edilebileceği, talep hâlinde ve belirtilen masrafın verilmesi şartıyla şartnamenin bir örneğinin gönderilebileceği hususları yer alır. Açık artırmaya hazırlık çerçevesinde ilânın dışında ayrıca artırma şartnamesi hazırlanır.

Açık artırmaya elektronik ortamda teklif verme yoluyla başlanır. Elektronik teklif verme birinci ihale tarihinden on gün önce başlar, ihalenin tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. Elektronik ortamda verilecek teklif, haczedilen malın tahmin edilen bedelinin yüzde ellisinden az olamaz. Ayrıca teklif verilmeden önce, malın tahmin edilen bedelinin yüzde yirmisi oranında teminat gösterilmesi zorunludur.

Birinci ve ikinci ihale icra memuru tarafından, ilanda belirlenen yer, gün ve saatte elektronik ortamda verilen en yüksek teklif üzerinden başlatılır. İsteklilerin sürdükleri peyler, tellâl (münadi) tarafından üç defa bağırıldıktan sonra, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif de değerlendirilerek, en çok artırana icra müdürü tarafından ihale edilir.

Satış, takibin bir aşaması olup haczedilen malların paraya çevrilmesi prosedürünü ifade eder. Açık artırma ise, bir paraya çevirme türüdür ve artırmaya hazırlık ile artırmanın yapılması şeklinde iki aşamayı ifade eder. Artırmada, Kanunda belirtilen şartlar sağlanırsa ihale gerçekleşir. İhale, kanunda belirtilen şartlarda bir alıcının çıkması ve malın onun mülkiyetine geçmesi anını ifade eder. Şayet birinci artırmada şartlar sağlanamazsa, kanunda belirtilen sürede ve şartlarda ikinci artırma yapılır. Ancak, ikinci artırmanın da yapılamaması durumunda bu sefer satış talebi düşer ve satış prosedürüne yeniden başlanması gerekir.

İcra dairesi, alacaklının satış talebinden sonra üç ay içinde hacizli taşınmazı açık artırma ile satmalıdır. Taşınmazlar bakımından, taşınırlarda olduğu gibi pazarlık yoluyla satış mümkün değildir. Taşınmazlar ancak açık artırma yoluyla satılabilir. Bununla beraber, iflâsta ve malvarlığının terki suretiyle konkordatoda, taşınmazlar, alacaklılar karar verirse pazarlıkla satılabilir.

Taşınmazın satışında da açık artırma yapılmadan önce bir takım hazırlıkların yapılması gerekir. Bu hazırlıklar yapılmadan doğrudan ihale yapılamaz. Hazırlık işlemleri, artırma ilânının yapılması ve artırma şartnamesi ile mükellefiyetler listesinin düzenlenerek kıymet takdirinin yapılmasıdır.

Taşınmazlarda açık artırmanın yapılması esasen taşınırlarda olduğu gibidir. Açık artırmaya elektronik ortamda teklif verme yoluyla başlanır. Elektronik ortamda teklif verme, birinci ihale tarihinden yirmi gün önce başlar, ihalenin tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer; ikinci ihalede ise elektronik ortamda teklif verme birinci ihaleden sonraki beşinci gün başlar, en az yirmi gün sonrası için belirlenecek ikinci ihalenin tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. Elektronik ortamda verilecek teklifler haczedilen malın tahmin edilen kıymetinin yüzde ellisinden az olamaz. İhaleye katılmak isteyen alıcılar teklif vermeden önce, haczedilen malın tahmin edilen kıymetinin yüzde yirmisi nispetinde teminat göstermek zorundadır.

Birinci ihalede alıcı çıkmazsa veya Kanuna göre ödenmesi gereken asgari bedel teklif edilmezse icra memuru tarafından satış geri bırakılır ve ikinci ihale yapılır. İkinci ihalede ise, elektronik ortamda teklif verme, birinci ihaleden sonraki beşinci gün başlar, en az yirmi gün sonrası için belirlenecek ikinci ihalenin tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. İkinci artırmada birinci artmadaki şartlar gerçekleşirse en yüksek teklifi verene ihale yapılabilir.

İhalenin yapılması ile taşınmazın mülkiyeti alıcıya geçer. Ancak, satış bedeli ödenmedikçe taşınmaz alıcıya teslim edilmez ve tapu dairesine tescil için yazı yazılmaz. Gerek birinci artırmada, gerek ikinci artırmada, ihale ile taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı, satış bedelini peşin olarak icra dairesine öder ve ihale kesinleşirse taşınmaz alıcıya teslim edilir ve tapuya yazı gönderilir. Ancak icra müdürü alıcıya satış bedelini ödeyebilmesi için on günü geçmemek üzere süre verebilir. Bedelin ödenmesi ve ihalenin kesinleşmesi üzerine, taşınmaz, tapuda alıcı adına tescil edilir ve teslimi gerekir.

İcra ve İflâs Kanunu’nda cebrî icra satışlarının hangi durumlarda feshedilebileceği de ayrıca düzenlenmiştir. İhalenin feshi sebepleri çeşitli aşamalarda ortaya çıkmış olabilir. Buna göre, ihalenin feshi sebeplerini dört grup altında toplamak mümkündür: İhaleye hazırlık döneminde, ihalenin yapılmasında, ihaleye fesat karıştırılmasıyla, alıcının hataya düşmesiyle. Bu sebeplerin bulunması durumunda, ihalenin feshi, şikâyet yolu ile icra mahkemesinde ileri sürülebilir. İhalenin feshi, ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde istenebilir. İlgililer, kural olarak ihalenin feshi sebebini en geç ihale günü öğrenmiş sayılırlar. İhalenin feshini isteyebilecek olanlar, yalnızca satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerdir. İcra mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda, talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde, taraflar gelmeseler dahi, fesih talebinin kabulü veya reddi şeklinde bir karar verir.

Paraların Paylaştırılması

Paraların paylaştırılması ve satıştan sonra ödeme, icra takibinin son aşamasıdır. Takibin diğer aşamalarında, icra müdürünün gerekli işlemleri yapabilmesi, bu aşamalarda görevini yerine getirmesi için alacaklının veya alacaklıların talebi gerekirken (örneğin, ödeme emri göndermek için takip talebi, haciz ve satış için, haciz ve satış talebi), paraların ödenmesi için alacaklının talebine gerek yoktur. Ödeme aşamasına geçilebilmesi için kural olarak hacizli tüm mal ve hakların satılmış olması gerekir. Ancak, hacizli malların bir kısmı satıldıktan sonra, icra müdürü ele geçen parayı alacaklıların hisselerine göre avans olarak dağıtabilir.

Alacaklı veya alacaklılara ödenecek para, üç kısımdan oluşur: Takip konusu ana alacak, alacağın işlemiş faizleri (talep varsa), takip giderleri. Paranın ödenmesinde, hacizli malın satış bedelinden öncelikle haciz, satış ve paylaştırma giderleri gibi tüm alacaklıları ilgilendiren ortak masraflar çıkarılır, artan para paylaştırılır.

Satış tutarı tüm alacaklıların alacağını ödemeye yeterse, hepsine alacakları tam olarak ödenir. Borcun tamamen veya kısmen ödenmesi halinde, icra müdürü ödeme oranında borçluyu borcundan ibra ettiğine ilişkin bazı işlemler yapması gerekir. Alacaklının alacağı tamamen ödenmişse, icra müdürü takip dayanağı senedi borçluya verir. Alacağının yalnız bir kısmı ödenmiş olan alacaklı, senedini geri alabilir. Ancak, icra dairesi, alacağının ne kadarının ödenmiş olduğunu ve senedin bundan sonra hangi miktar üzerinden geçerli olacağını senedin üzerine yazar ve duruma göre ilgili mercilere bildirir.

Satış tutarı aynı derecede hacze iştirak eden tüm alacaklıların alacaklarını ödemeye yetmezse, icra dairesi öncelikle tamamlama haczi yapmalı ve gerekirse sıra cetveli düzenlemelidir. Kural olarak sıra cetveli yapılmadan ve kesinleşmeden icra müdürü paraları paylaştıramaz. Sıra cetvelinin yapılması söz konusu ise, alacaklıların alacağının tam olarak ödenmesi mümkün olmaz.

Sıra cetvelinde aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılar, alacak miktarlarıyla gösterilir. Bu alacaklıların her biri belirli bir sıraya kaydolunur. İflâstaki sıra, hacizde de uygulanacağından burada İİK’nun 206. maddesi uygulanacaktır. Bu hükme göre, satış sonucu elde edilen paradan öncelikle rehinli alacaklıların alacakları ödenir. Bu ödemeden sonra, devletin alacağı olan malın aynından kaynaklanan vergi alacakları ödenecektir. Daha sonra 206. maddede gösterilmiş olan imtiyazlı üç sıra içindeki alacaklar ödenecektir. İmtiyazlı alacaklar ödendikten sonra dördüncü sıradaki imtiyazsız alacaklılar ödenir. Bir önceki sırada bulunan alacaklı veya alacaklılar alacaklarını tamamen almadıkça sonra gelen sıraya ödeme yapılmaz. Ancak aynı sıradaki alacaklılar, eşit hakka sahiptirler. Sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde ilgililer, duruma göre ya icra mahkemesinde şikâyet veya genel mahkemede itiraz davası yolu ile sıra cetveline itiraz edebilirler. Genel hükümlere göre şikâyet hakkı saklı kalmak üzere, sıra cetveline karşı koyma, alacağın esas ve miktarına ilişkin olmayıp alacaklının istediği veya olması gereken sıraya kabul edilmemesi sebebine dayanıyorsa şikâyet yoluna başvurulmalıdır. Alacaklı, sıra cetveline alınmış başka bir alacaklının alacağına, miktarına veya onun sırasına karşı koymak istiyorsa, bu durumda sıra cetveline karşı genel mahkemelerde itiraz davası açmalıdır.

Borç Ödemeden Aciz Belgesi

Paraların paylaştırılması sonunda alacağını tamamen alamayan alacaklıya, ödenmeyen alacak kesimi için, icra dairesi tarafından kendiliğinden, hiç bir harç ve resme tâbi olmadan bir aciz belgesi verilir; bu belgenin bir sureti de borçluya verilir. Ayrıca bu belgesinin bir nüshası da, her il merkezinde Adalet Bakanlığınca belirlenen icra dairesi tarafından tutulan özel sicile kaydedilmesi için bu icra dairesine gönderilir. Aciz belgesi, kesin ve geçici aciz belgesi olarak ikiye ayrılır. Haciz sırasında borçlunun haczi kabil malları bulunmakla birlikte, bunların takdir edilen kıymetlerinin, takip konusu alacağı karşılamayacağı anlaşılırsa, bu durumu belirleyen haciz tutanağı geçici aciz vesikası (belgesi) niteliğindedir. İcra takibi sonuçlandırılır ve alacağın tam olarak karşılanamadığı anlaşılırsa, karşılanamayan kısım için alacaklıya verilen aciz belgesine kesin aciz vesikası (belgesi) denir. Geçici aciz belgesinin tek sonucu, alacaklının, iptal davası açabilmesine imkân tanımasıdır. Kesin aciz belgesinin sonuçları ise İcra İflas Kanunu ve bazı diğer kanun hükümlerinde belirlenmiştir.


Yukarı Git

Sosyal Medya'da Paylaş

Facebook Twitter Google Pinterest Whatsapp Email