Ceza Muhakemesi Hukuku Dersi 8. Ünite Sorularla Öğrenelim
Kanun Yolları
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Kanun yolu ne demektir?
Kanun yolları, yargılama makamları (hâkimler ve mahkemeler) tarafından verilen ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülen kararların kural olarak başka bir yargı makamı tarafından tekrar incelenmesini sağlayan hukuki çarelerdir.
Kesinleşmemiş kararlara karşı gidilen kanun yollarına ne ad verilir?
Kesinleşmemiş kararlara karşı gidilen kanun yollarına dar anlamda kanun yolu veya olağan kanun yolu adı verilir.
Kesinleşmiş kararlara karşı gidilen kanun yollarına ne ad verilir?
Geniş anlamda kanun yolu ya da olağanüstü kanun yolu denilir.
Hukukumuzda olağanüstü kanun yolları nelerdir?
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın itirazı (olağanüstü itiraz), kanun yararına
bozma (yazılı emir) ve yargılamanın yenilenmesidir.
Cumhuriyet savcısı hangi durumlarda kanun yoluna başvurabilir?
Savcı, sanığın lehine veya aleyhine olarak kanun yollarına başvurabilir (CMK m.260/3). Sanığın kendisinin kanun yoluna başvurması, savcının da onun lehine kanun yoluna başvurmasını engellemez. Savcı, sanıktan başka, verilen kararla özgürlüğü veya diğer hakları zarar gören kişiler için de kanun yoluna başvurabilir. Kanun yoluna başvurmaya yetkili savcılar şunlardır:
1)Kararı veren mahkeme nezdindeki Cumhuriyet savcısı, yani mahkemelerin
kendi savcıları,
2) ağır ceza mahkemesinin yargı çevresindeki asliye ceza mahkemelerinin
kararlarına karşı ağır ceza mahkemelerinde bulunan savcılar (CMK m.273/3),
3) bölge adliye mahkemelerinin kararlarına karşı bölge adliye mahkemesinde bulunan savcılar.
Kanun yoluna başvuru biçimi nasıldır?
Kanun yolu başvurusu ya öngörülen süre içerisinde yetkili mercie verilecek bir dilekçeyle veya tutanağa geçirilmek koşuluyla zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyan ile imzayı, mahkeme başkanı veya hâkim onaylar (CMK m.268/1,273/1). Tutuklu bulunan şüpheli veya sanık, kâtibine veya tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle veya bu hususta bir dilekçe vererek kanun yollarına başvurabilir. Zabıt kâtibine başvuru hâlinde, kanun yollarına başvuru beyanı veya dilekçesi ilgili deftere kaydedildikten sonra, bu hususları belirten bir tutanak düzenlenerek tutuklu bulunan şüpheli veya sanığa bir örneği verilir (CMK m.263/1,2, 273/1). Bu başvuru, ilgili deftere kayıt işlemi yapılarak derhâl ilgili mahkemeye gönderilir (CMK m.263/3). Başvuru tutanağı tutukluya verildiğinde kanun yolları için öngörülen süreler kesilmiş olur (CMK m.263/4).
Başvurulan kanun yolundan vazgeçilebilir mi?
Kanun yoluna başvurma hakkı olanlar başvuru süresi henüz dolmadan kanun yoluna başvurmayacaklarını açıklayarak başvuru hakkından vazgeçilebilir veya süresi içinde geçerli
bir başvuru yapmışlarsa bu başvurularını geri alabilirler (CMK m.266).
Ancak Cumhuriyet savcısı, sanık lehine olarak kanun yoluna başvurmuşsa sanığın
onayı olmaksızın bu başvuruyu geri alamaz (CMK 266/1). Aynı şekilde müdafiin veya
vekilin de kendisinin veya bizzat sanığın ya da mağdurun yaptığı başvuruyu geri alması
için vekâletnamesinde özel olarak yetkilendirilmiş olması gerekir (CMK m.266/2).
Şüpheli veya sanığa, on sekiz yaşını doldurmamış ya da sağır veya dilsiz veya kendisini
savunamayacak derecede malul olması ve bir müdafii de bulunmaması nedeniyle istemi
aranmaksızın müdafi atanan hâllerde şüpheli veya sanık yararına kanun yoluna başvurulduğunda veya başvurulan kanun yolundan vazgeçildiğinde, şüpheli veya sanık ile müdafiin iradesi çelişirse müdafiin iradesi geçerli sayılır.
Aleyhe değiştirme yasağı nedir?
Aleyhe değiştirme yasağı Yasa’da kanun yollarına ilişkin genel hükümler arasında düzenlenmiş olmakla beraber, istinaf, temyiz ve yargılamanın yenilenmesi kanun yollarında ayrıca ve açıkça öngörülmüştür. Aleyhe değiştirme yasağına (Reformatio in peius ilkesine) göre,
hükme karşı sadece sanık lehine kanun yoluna başvurulup hükmün Yargıtayca bozulması
hâlinde verilecek yeni hüküm artık önceki hükümde gösterilen cezadan daha ağırını içeremez (CMK m.265,307/4,323/2). Sadece sanığın veya sadece savcının veya hem sanığın hem
de savcının birlikte sanığın lehine kanun yoluna başvurması mümkündür. Kanun yollarına
başvurma hakkı olanlardan birisi sanığın aleyhine kanun yoluna başvurduğunda bu yasak
söz konusu olmaz. Temyiz kanun yolunda bozmadan sonra serbesti kuralı geçerlidir. Bozmadan sonra daha aleyhe bir hükümle karşılaşmaktan korkan sanık bu yasak sayesinde
kendi aleyhine olan karara karşı korkusuzca kanun yoluna başvurabilir. Lehe kanun yolu
üzerine aleyhe değiştirmeme mecburiyeti de denilen bu kural, sonuç cezaya ilişkindir. Bozmadan sonra mahkeme suçun hukuki niteliğini değiştirerek hüküm kurabilir.
"İtiraz" bir kanun yolu mudur?
İtiraz, bir hâkim veya yasada açıkça gösterilen hâllerde mahkeme kararının, bu karardan zarar gören ilgili kişinin başvurusu üzerine, kural olarak başka bir mercide hukuken ve maddi yönden yeniden incelenmesine olanak tanıyan bir kanun yoludur.
İtirazın süresi ne kadardır?
Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, yasanın ayrıca hüküm koymadığı hâllerde
CMK m.35’e göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır.
İtiraz, kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar.
"Otomatik istinaf" nedir?
Ceza muhakemesine davasız (talepsiz) yargılama olmaz ilkesi hâkimdir. Ancak on beş yıl ve daha fazla hapis cezalarına ilişkin hükümler bölge adliye mahkemesince talep olmaksızın re’sen (kendiliğinden) istinaf incelemesine konu olur (CMK m.272/1, 2). Bu hâl ceza muhakemesinde davasız yargılama olmaz ilkesinin istinasını oluşturur.
Hangi kararlar istinaf edilemez?
1) Hapis cezasından çevrilen adli para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk lirası dâhil adli para cezasına mahkûmiyet hükümlerine
2) Üst sınırı beş yüz günü geçmeyen adli para cezasını gerektiren suçlardan beraat
hükümlerine,
3) Kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümlere, karşı istinaf yoluna başvurulamaz.
İstinaf başvurusunun hükmü veren mahkemece değerlendirilmesinde hangi hususlar ret sebebidir?
1) İstinaf istemi kanuni süresi içinde yapılmamışsa,
2) Hüküm, aleyhine istinaf başvurusu yapılamayacak bir hüküm ise,
3) İstinaf yoluna başvuranın buna hakkı yoksa.
Temyiz kanun yolu hakkında genel kapsamda bilgi veriniz.
Temyiz incelemesinde, kural olarak hükmün hukuka aykırı olup olmadığı araştırılabilir.
Bu aşamada delillerin tekrar veya ilk kez ortaya konularak maddi vakıanın yeniden değerlendirilmesi mümkün değildir. Ancak dava konusu olayın maddi yönlerinin doğru belirlenmesi ve takdiri ile olaya ilişkin olarak uygulanan hukuk kuralları arasında genellikle sıkı bir ilişki bulunur. Olayın maddi yönü ile hukuki yönü arasındaki bu sıkı ilişkiden dolayı temyiz incelemesinde delil ortaya koyulup tartışılmamakla beraber mevcut delillerin doğru takdir edilip edilmediği kontrol edilerek olayın maddi yönüne ilişkin değerlendirme de dolaylı olarak yapılmaktadır. Buna genişletilmiş temyiz denir.
Temyiz kanun yoluna başvuruları Yargıtay inceler. Yargıtayda sayısı Yargıtay Büyük
Genel Kurulunca belirlenen sayıda ceza dairesi ve her dairede bir daire başkanı ile yeteri kadar üye bulunur (Yargıtay K. m.5,14). Yargıtay ceza dairelerine yapılacak temyiz başvuruları harca tabi değildir.
Hükmün temyiz aşamasında bozulması diğer sanıkları etkiler mi?
Hüküm, sanık lehine bozulmuşsa ve bu hususların temyiz isteminde bulunmamış olan
diğer sanıklara da uygulanması olanağı varsa, bu sanıklar da temyiz isteminde bulunmuşçasına hükmün bozulmasından yararlanır.
Olağanüstü kanun yollarından Yargıtay cumhuriyet başsavcısının itirazını açıklayınız.
Yargıtay ceza dairelerinden verilen kararlara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re’sen veya istem üzerine itiraz yoluna gidebilir. Başvuru süresi otuz gündür (CMK m.308). Süre, ilamın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verildiği tarihten başlar. Ancak sanığın lehine itirazda süre aranmaz. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı dairenin kararındaki hukuki hatayı göstererek bu kanun yoluna başvurabilir.
Olağanüstü kanun yollarından Yargıtay cumhuriyet başsavcısının itirazı hükmün infazını durdurur mu?
Kanunda açık hüküm bulunmamakla birlikte kanun yolunun özelliği nedeniyle Yargıtay Başsavcılığının itirazı, hükmün infazını engellemez.
Kanun yararına bozmaya hangi hallerde gidilebilir?
1) hâkim veya mahkeme tarafından verilen bir karar veya hüküm bulunmalı, 2) kararda hukuka aykırılık bulunmalı, 3)karar istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş olmalı.
Yargılamanın yenilenmesi nedir?
Genel Olarak:
Olağan kanun yolları sona erip hüküm kesinleştikten hatta hüküm infaz edildikten sonra
dahi bir hükmün hatalı olduğu anlaşılabilir. Hatanın başka türlü giderilmesinin imkânı
kalmadığı hâllerde hata yargılamanın yenilenmesi yolu ile giderilebilir (CMK m.315/2).
Dava zaman aşımı ve genel af davanın lehe olarak yenilenmesine engel olmaz. Ancak
aleyhe yenilemeye engel olur. Çünkü hükümlünün itibarının iadesini sağlamak da bu kanun yolunun amaçlarındandır.
Yargılamanın aleyhte yenilenmesinin şartları nelerdir?
1) Duruşmada sanığın veya hükümlünün lehine ileri sürülen ve hükme etkili olan bir
belgenin sahteliğinin anlaşılması,
2) Hükme katılmış olan hâkimlerden birinin, aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir
ceza ile mahkûmiyetini gerektirecek nitelikte olarak görevlerini yapmada sanık
veya hükümlü lehine kusur etmiş olması,
3) Sanığın, beraat ettikten sonra suçla ilgili olarak hâkim önünde güvenilebilir nitelikte ikrarda bulunması.