Film ve Video Yapımı Dersi 7. Ünite Sorularla Öğrenelim
Kamera Dinamikleri
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Görselleştirme nedir?
Görselleştirme, bir tür üslup arayışıdır. Ortaya
koymaya çalışılan durum veya öykü farklı kamera açıları,
kamera konumları, çekim ölçekleri ve farklı diğer
uygulamalar ile ifade edilmeye çalışır.
Kameranın bir iletişim aracı olarak kullanım işlevleri
nelerdir?
• Görüntüleme ile nesneye veya konuya bakabilir.
Mümkün olan en açık şekilde kamera ile
anlatmaya çalışılır.
• Görüntüleme ile konunun içine girilebilir.
Konunun veya nesnenin belirli bir parçası kamera
ile anlatılmaya çalışılır. Bu, konuya normal bir
gözle görülemeyen bir açıdan yaklaşmak
anlamına gelir. Görüntüleme ile konunun sahip
olduğu durumun dışında yeni bir şey eklenmez ve
kamera ile görüntüleme, kameramanın konuyu
kendi görüş açısı ile ekrana taşıması anlamına
gelir.
• Görüntüleme ile nesne veya konu yeniden
yaratılabilir. Nesnenin veya konunun kendisi bir
ham malzeme olarak düşünüldüğünde
görüntüleme ile nesnenin içerisinden yeni bir
nesnenin yaratılması sağlanabilir. Özellikle yakın
çekimlerin kullanılması ile ayrıntılardan
yararlanılarak yeni bir konunun ifade edilmeye
çalışılması örneklenebilir.
“Dolaylı görselleştirme” nedir?
Dolaylı görselleştirme; nesneden veya konudan
geri kalanların veya diğer görselliğe uygun parçaların
görüntülenmesidir.
“Grafik görselleştirme” nedir?
Grafik görselleştirme; harita, çizim ve fotoğraf
gibi malzemeleri görüntüleyerek görsel malzemeler
üretmek ve bunlardan yararlanmak olarak açıklanabilir.
“Ortamı görselleştirme” nasıl açıklanabilir?
Heyecanı yansıtan, titreyen elleri, gergin ayak
sallamalarını gergin ifadeleri vurgulamak, yüzlerin yakın
veya detay çekimlerini, gölgeleri, bulutları, sesleri, vb.
kullanarak anlam yaratmak olarak açıklanabilir.
Kameramanın kamera ile görüntü çekerken göz
önünde bulundurması gereken sorular ve önemli noktalar
nelerdir?
Kameraman aktarmaya çalışacağı konunun veya
nesnenin yapısına ilişkin kişisel katkısının ne olacağını
sürekli kendisine sormalıdır. Öyküyü veya nesneyi
görüntüleme yolu ile aktaracağını düşünürken elindeki
görüntülerin anlamlarını ve vurgulamalar ile ortaya
koyacaklarını da sürekli sorgulaması gerekir. Kamera bir
gözdür. Kameraman bu gözün kimin gözü olduğu ve nasıl
kullanacağını konusunda dikkatli olmalıdır. Görüntüleme
ile bir görüntü dili oluşturduğunu unutmamalıdır.
“Görüş alanı” nedir?
Görüş alanı, kameranın bakış açısının kapsadığı
alandır. Bakış alanına bağlı olarak konu ekranda farklı
büyüklüklerde, yani çekim ölçeklerinde görülür.
“Kamera açısı” nedir?
Kamera açısı ise çekimin nesnesine kameranın
belli bir açıyla bakmasıdır. Özellikle, yönetmen açısından
düşünüldüğünde kameranın açısı o noktadaki bakış
açısıdır. Kamera açısının düzenlenmesi, nesnelerin
büyüklük ve görüş açısı olarak yorumlanmasını da
sağlamaktadır.
Kamera açısının işlevleri nelerdir?
Kamera açısı ile izleyicinin bakış açısı ve
göreceği alan belirlenir. İzleyicinin konuya yaklaşması,
uzaklaşması, yukarıdan veya alçaktan bakması kamera
açısı ile sağlanır. Zayıflık, güçlülük, mutluluk veya
mutsuzluk gibi farklı psikolojik etkiler kamera açısının
belirlenmesi ile ortaya konabilir.
Kameranın bakış açısından düşünüldüğünde kamera
nesneye kaç farklı konumdan bakar?
Kameranın bakış açısından düşünüldüğünde
kamera nesneye 3 farklı konumdan bakar. Bunları
• Göz seviyesi
• Alt açı ve
• Üst açı, olarak sıralayabiliriz.
Kameranın “Göz seviyesi” konumu nasıl
açıklanabilir?
Göz seviyesi olarak adlandırılan konum,
kameranın günlük hayattaki insanın göz seviyesine benzer
bir bakıştan takip etmesidir. Bu tür bir kamera
konumlanmasında ortaya çok farklı bir psikolojik etki
konmamış olur.
Kameranın “üst açı” konumlandırılması nasıl
açıklanabilir?
Üst açıda konumlandırılmış kamera konuya
yukarıdan bakmaktadır. Kamera, göz seviyesinin
üstündedir. Üst açıdaki bir kameranın ürettiği psikolojik
etki izleyicinin kendisini daha güçlü hissetmesine neden
olmaktadır.
Kameranın “alt açı” konumlandırması nasıl
açıklanabilir?
Alt açıda konumlandırılmış kamerada ise çekimler
göz seviyesinin altından bir noktadan gerçekleştirilir.
Konuya veya kişiye karşı aşağıdan yukarı doğru bakılmış
olur. Alt açıdan bakılan konu veya kişi abartılmış, sanki
daha güçlendirilmiş olur.
“Öznel kamera kullanımı” nedir?
Kameranın izleyicinin yerine geçerek baktığı ve
izleyicinin gözünden bakar gibi çekimleri gerçekleştirdiği
uygulamalar da söz konusudur. Bu uygulamalara “öznel
kamera” kullanımı adı verilmektedir.
İzleyicilerin hislerini etkilemek ve onlara bu
doğrultuda yön kazandırmak için neler yapılabilir?
İzleyicilerin hislerini etkilemek ve onlara bu
doğrultuda yön kazandırmak için farklı görüntülerden
yararlanılır. Öykü ile bir arada yer alabilecek temel
mekân, konu, nesneler ve karakterlere ilişkin görüntülerin
yanında görüntülerin anlatımı, yani görsel dilin kullanımı
ile vurgulamalar arttırılabilir. Vurgulanan etkinin
sağlanabilmesi için de görüntüleme teknikleri içerisinde
yer alan ve görüntü düzenlemesinin temel öğelerini
oluşturan çekim ölçekleri, kamera hareketleri ve kamera
açıları gibi noktalar hep bir arada uygulamada yer alır.
“Çekim” nasıl tanımlanmaktadır?
Kameranın belli bir noktaya yerleştirilerek yapılan
görsel tespitlere, yani olayların kameranın bakış açısı ile
kaydedilmesine çekim denir.
“Kayıt” nasıl tanımlanır?
Kameranın kayda girip tekrar kayıttan çıktığı süre
içerisinde tespit edilenlere kayıt denir. Kameranın kayıt
altına aldığı konular, durumlar ve kişiler çekimlerin temel
malzemeleri sayılırlar.
"Bakış alanı” nedir?
Bakış alanı, kameranın bakış açısının kapsadığı
alandır. Bakış alanına bağlı olarak olay ekranda farklı
büyüklüklerde, yani farklı çekim ölçekleri şeklinde
görülür.
“Kamera açısı” nasıl tanımlanır?
Kamera açısı; çekimin nesnesine kameranın belli
bir açı ile bakmasıdır. Nesneyi nasıl göstermek istediğimiz
ile ilgilidir ve kameramanın o noktadaki bakış açısını
vurgular. Aynı zamanda, kamera açısı izleyicinin konuya
yaklaşmasını, uzaklaşmasını, yüksekten veya alçaktan
bakmasını da belirler. Güç-zayıflık veya canlılık-sıkıntı
gibi hislerin vurgulanması da kamera açısı sayesinde
aktarılabilir. Bir kere daha vurgulamak gerekirse, kamera
açısı kameranın konumlandırılması ile ortaya çıkar.
Kameranın nesneye karşı aldığı göz seviyesi, üst açı ve alt
açı konumlarıdır.
Ekranda görülen nesnenin büyüklüğü neye göre
değişmektedir?
Ekranda görülen nesnenin büyüklüğü, o nesnenin
kameraya olan uzaklığına ve çekimde kullanılan
kameranın sahip olduğu objektifin odak uzaklığına bağlı
olarak değişir.
Temelde çekim ölçekleri kaç grupta sınıflandırılabilir?
Temelde, çekim ölçekleri üç grupta ifade
edilebilir:
• Genel Çekim
• Orta Çekim
• Yakın Çekim.
“Genel Çekim” nasıl açıklanabilir?
Olayların, kişilerin veya nesnelerin tümünün, içinde
bulunduğu ortam ile birlikte görüldüğü çekim ölçeğidir.
Geniş bir alanda geçen olaylar için kullanılabilir. Genel
çekimde, çekime konu olan kişi veya nesne olayın çevresi ile
birlikte görüldüğünden ekrandaki görüntüde olayın geçtiği
ortam kişiden veya nesneden daha çok alan kaplar. Genel
çekimde kamera görüntülenen olaya uzaktır. Bu çekimlerde,
kamera ortama uzaktır. Büyük ve geniş olayları konu edinen
bölümlerin geçtiği mekâna ve ortama ilişkin bilgi çok genel
ve genel çekimler ile aktarılabilir. Bu ölçekteki çekimler
genellikle bir filmin veya film sahnesinin başında
kullanılabilir. Kişiyi ve ortamı sunmanın yanında bunlara
ilişkin havayı da aktarabilirler.
“Uzak Çekim” nasıl açıklanabilir?
Bir kişinin çevresindeki ortam gösterilmeden
kendisinin tamamen gösterildiği çekimler, uzak
çekimlerdir. Görüntülenen kişi söz konusu olduğunda ise
belli bir uzaklıktan boydan görünmektedir. Görüntülenen
kişinin tam çekiminin yanında izleyenler için etrafı görme
şansı az da olsa kısmen sunulmaktadır. Uzak çekimde
kamera, özne ve çevresini uzak bir görüş içerisinde
göstermektedir. Buna göre aksiyonun nerede olup bittiğini
göstermek, genel bir hava yaratmak için kullanılır. Uzak
çekimler detayları göstermediği için devamında yakın
çekimlere ihtiyaç duyar.
“Orta Çekim” nasıl açıklanabilir?
Orta çekim, işlenen konuya ilişkin olayın
bütününü değil, sadece belli bir kısmının ekranda
görüldüğü çekim ölçeğidir. Genel çekimde görülen olayın
belli bir bölümüne yaklaşılır. Genel çekimde konu olan
olayın daha dar bir alanı çerçevelendirilir. Orta çekim
izleyiciyi söz konusu olaya yaklaştırır. Genel çekimdeki
esas olay ile onun çevresindekiler arasındaki ilişki belirgin
olarak görülür. Orta çekimlerde kamera konuya genel
çekimdekine göre daha yaklaşmıştır.
“Yakın Çekim” nasıl açıklanabilir?
Yakın çekim, genel çekimdeki konuya ilişkin olayın
belli bir detayının ekranı neredeyse tamamen doldurduğu
çekim ölçeğidir. Örneğin, yakın çekim belli bir kişinin
yüzünü veya belli bir nesneyi tüm ekranı kaplar halde
sunmaktadır. Yakın çekimde izleyicinin dikkati belli bir
noktaya odaklandırılır. Yakın çekimler duyguyu yansıtmada
etkili olur. Yak›n çekimler ile kişilerin tepkilerinin
yansıtılabileceği de düşünülmelidir. Aynı zamanda, yakın
çekim izleyiciler üzerinde merak uyandırmak için kullanılır.
Çok fazla yakın çekim kullanımının, seyircinin yer ve yön
algısında zorluk yaratacağı da unutulmamalıdır. Bu nedenle
yakın çekimlerin yarattığı merak belli bir süre sonra
yanıtlanmalıdır. Ekranda geniş yer tutan ve o şekilde
görüntülenen kesit veya parçanın nereye ait olduğu çok
gecikmeden gösterilmelidir.
“Ayrıntı Çekimi” nasıl açıklanabilir?
Ayrıntı çekimler genellikle daha geniş ve büyük
ayrıntılar ile perdeyi doldurmaktadır. Kamera oyuncunun
yüzüne ya da nesne ayrıntılarına o kadar yaklaşır ki,
terlenen bir an, tek bir gözün tepkileri ve titreyen eller gibi
bölümler perdeyi veya ekranı kaplar. Asıl konu ve özneyi
çevredeki olaylardan ayırmış oluruz. Bu çekim, çok özel
durumları, bir tür ünlem işaretlerini ifade eder. Dramatik
bir etki sağlar.
“Yüz Çekimi” nasıl açıklanabilir?
İnsan yüzünde alınla çene arasının tüm çerçeveyi
kaplamasıyla elde edilir. Yüzün ifadelerini yüzü neredeyse
tam olarak gösteren bir biçimde sergilemektedir. İzleyici
ile oyuncu arasında duygusal, yakın bir bağ kurulmaya
çalışılır.
“Baş Çekimi” nedir?
İnsan başının ekranı veya perdeyi tamamen
kaplaması ile elde edilir. Omuzların hemen üzerinden
çerçevenin alt sınırı belirlenmiş olur. Bir oyuncunun
konuşma bölümlerinde kendisini hissetmemize özellikle
yardımcı olur.
“Omuz Çekimi” nedir?
Koltuk altının hemen üzerinden başlayan baş
çekimidir.
“Göğüs Çekimi” nedir?
Kişi göğüs seviyesinin bir parça üzerinden
çerçeveye alınarak görüntülenir. Özellikle, belli bir kişinin
röportaj içerisinde görüntülenmesinde sıkça kullanılan
çekimlerdendir. Temelde, karakterleri tanıtmak için en iyi
çekim ölçeği olarak değerlendirilebilir.
“Bel Çekimi” nedir?
Bel hizasından başlayan, vücudun yarısını
gösteren çekimdir. Televizyon ve filmde sıklıkla
kullanılır. Karakterlerin tanıtılmasında önemli araçlardan
biridir.
“Diz Çekimi” nedir?
Dizlerin hemen altından veya hemen üstünden
insan bedeninin yukarısını gösteren çekimdir.
“Boy Çekimi” nedir?
Genel çekim olarak kullanılan çekim
ölçeklerinden biridir. İnsan vücudu ya da nesne tüm
perdeyi doldurmaktadır.
“Çok Uzak Çekim” nedir?
Panoramik tanıtımlarda, manzara çekimlerinde
gerektiğinde başvurulan bir çekim ölçeğidir. Filmin
başında veya sahne başlarında giriş anlamında
kullanılabilir. Bu durumda kurucu çekim olarak
adlandırılır. Manzaralar da bu çekim içerisinde
düşünülebilir.
“Omuz Üstü Çekimi” nedir?
Bir oyuncunun omzunun üzerinden diğer
oyuncunun ön cephesinin çekildiği durumdur. Omuz
üstünden, yani sırtından gördüğümüz oyuncunun sırt planı
neredeyse çerçevenin üçte birini kaplarken ön planı
görünen oyuncunun oranı ise üçte iki olur. Bu durum,
aktarılmak istenen hisse göre de değiştirilebilir.
Kamera Hareketleri nasıl tanımlanabilir?
Kamera önündeki kişilere, nesnelere, olaylara ve
diğer durumlara ilişkin olarak kameranın kendisinin
yaptığı hareketler “kamera hareketleri” olarak
adlandırılabilir. Bu hareketler farklı öğelerden
oluşmaktadır. Kamera hareketleri pozisyon, açı, uzaklık ve
konunun görünen miktarına bağlı olarak değişir.
Kamera hareketlerini genelde kaç grupta
sınıflandırabiliriz?
Kamera hareketlerini genelde 4 grupta
sınıflandırabiliriz. Bunlar;
• Çevrinme
• Kaydırma
• Yükselme-Alçalma
• Optik Kaydırma olarak sıralanabilir.
Kameranın “Çevrinme Hareketi” nasıl açıklanabilir?
Kamera sehpasının sabit kalarak sadece kamera
kafasının yatayda “sağa-sola”, dikeyde “yukarı-aşağı”
veya yatay ile dikey hareketlerin karışımı “diyagonal”
hareket etmesidir. Kameranın üçayak (tripod veya
örümcek olarak da adlandırılan kamera ayağı) üzerinde,
sağa ve sola çevrinmesi, ortam içerisindeki nesneler,
insanlar, durumlar hakkındaki bağı ortaya koymaya
yardımcı olabilir. Ortamın tanıtımı bu şekilde yapılabilir.
İzleyicinin ilgi merkezinin bir noktadan bir başka noktaya
taşınmasında da etkilidir. Bu hareketi yaparken
unutulmaması gereken kurguda kamera hareketi içeren
çekimleri kimi zaman başka görüntüye bağlamada zorluk
çıkabilmektedir. Sola ve sağa çevrinme hareketinin en sık
kullanıldığı yer belli bir kişinin yürüyüşünün ve
hareketlerinin takip edilmesindedir. Kameranın yukarıaşağı
çevrinmesi de dikey düzlemde yaptığı harekettir.
Sağa ve sola çevrinme hareketinde olduğu gibi bir takip
veya izleme için kullanılabilecek bir kamera hareketidir.
Diyagonal çevrinme ise kameranın hem sola-sağa, hem de
yukarı-aşağı çevrinme hareketlerini bir arada yapmasıdır.
Kameranın “Kaydırma hareketi” nasıl açıklanabilir?
Kameranın üstüne yerleştirildiği sehpa aracılığı ile
“ileri-geri” ve “sağa-sola” veya “yay” biçiminde yaptığı
hareketler, kaydırma hareketi olarak adlandırılır. Kamera
bu şekilde oyuncu veya nesnelerin etrafında, yanında,
arkasında; yani belli bir düzleminde, civarında kaydırma
hareketi yapmış olur. Hareket, kameranın üçayak
üzerinde, belli bir raya yerleştirilmesi veya tekerlekler
üzerinde hareket ettirilmesiyle elde edilir.
Kaydırma hareketi için hangi noktalara dikkat etmek
gerekir?
• En hoşa giden çekimler kamera yumuşak,
sarsıntısız ve sabit hızda kaydırıldığında ortaya
çıkmaktadır.
• Kaydırma çekimlerinde konu genel ya da boy
çekimi ile görüntülendiğinde, kamera ile
konunun hareket yolları arasına statik nesneler
yerleştirilirse görüntü daha güçlü olur.
• Kaydırma çekimlerinde kameranın ve nesnelerin
ara sıra durması olaya değişiklik katar, hatta
sürekli olan bir hareketin tekdüzeliğini kırar.
• Eğer kamera ve oyuncu kaydırma sırasında geçici
olarak duracaksa, genellikle ön planda, nesnelerin
bulunduğu yerlerde durmaktan kaçınılmalıdır. Ön
plandaki nesneler çok güçlü bir şekilde
vurgulanacaklarından, öyküde özel bir öneme
sahip olmadıkça ön planda nesne bulunmaması
yerinde olur.
Kameranın “yükselme-alçalma hareketi” nasıl
açıklanabilir?
Kameranın üstüne yerleştirildiği sehpa aracılığı ile
yükselip alçalmasıdır. Çevrinmede hareket kameranın başı
ile yukarı ve aşağı yapılırken, yükselme ve alçalmada
hareket tripod oynatılarak yapılmaktadır. Kameranın
özellikle yavaş yükselmesi takip edilecek bilgilerin yavaş
yavaş ortaya çıkması nedeniyle gizem katacak bir etki
sağlayabilir.
“Optik kaydırma hareketi” nasıl açıklanabilir?
Kameranın karşısındaki kişi veya nesneye
merceğin odak noktasını değiştirerek kamera üzerinde
bulunan optik kaydırma ile yapay olarak yaklaşma veya
uzaklaşma anlamına gelir. İleri veya geri optik kaydırma
hareketi ile görüntülenen kişi veya nesnenin boyutu
büyümüş veya küçülmüş gibi görünür. Optik kaydırma
hareketi çekim yapılan yerde bulunan öğelerin
aralarındaki mesafelerin, ön mekân ile arka mekân
arasındaki yığılmaların ve mesafelerin değişmesi ile
perspektifin değişmesine de neden olur. Bu tür
uygulamalar ileri optik kaydırma veya geri optik kaydırma
olarak adlandırılabilir.
Kamera hareketlerine ilişkin dikkat edilmesi gereken
temel noktalar nelerdir?
• Hareketli kamera, öyküdeki karakterin hissettiği
güçlü fiziksel duyguyu seyirciye iletebilir.
• Kamera bir oyuncunun gözü gibi hareket edebilir.
Bu durum, oyuncunun duygularına katılımı
arttırabilir.
• Çevrinme ya da kayma hareketleri, bir sahneyi
doğrudan ya da oyuncunun gözü aracılığı ile
sunmak için kullanılabilir.
• Çevrinme ya da kayma hareketi, hareketin
sonunda beklenen ya da hiç beklenmeyen bir
durumu açığa çıkartır.
• Yeni bir ilgi noktasının seyirciye hemen
tanıtılması istendiğinde, kesme hareketli çekime
göre daha hızlıdır.
• Bir ilgi merkezinden diğerine çevrinme ya da
kayma hareketiyle geçilmek istendiğinde,
çekimin başlangıcında görüntüye giren hareketli
bir nesnenin izlenmesi yerinde olur.
• Bir ilgi merkezinden diğerine yapılan bir
çevrinme ya da kayma hareketi üç bölümden
oluşur. Başlangıçta kamera sabittir. Sonra
hareketlenir, son bölümde de durur.
• Çevrinme ve kayma hareketi, kamera önünde
hareket eden bir araç ya da nesnenin
izlenmesinde birlikte kullanılabilir.
• Bir kişi ya da nesnenin sürekli tekrarlayarak
yaptığı bir hareketin izlenmesinde kullanılan
çevrinme ya da kayma hareketi, kurguda istenilen
uzunlukta kesilebilir.
• Çevrinme ya da kayma hareketinin yapıldığı bir
çekimden, hareketli bir kişi ya da nesnenin
gösterildiği durağan bir çekime kesme yapıldığında
konu çerçevenin aynı bölümünde tutulmalıdır.
• Kamera ister çevrinme, ister kayma hareketi ile
ana aksiyonu izlerken, istenmeyen malzemeleri
dışarıda bırakarak görüntüye yeni insan, nesne ya
da mekânları getirebilir.
• Çevrinme ya da kayma hareketi güvenli ve dikkatli
bir tarzda gerçekleştirilmelidir. Yapmayı istediğiniz
hareketten emin olmalısınız. Sarsıntılı yapılan bir
çevrinme ya da kameranın bir o yana bir bu yana
kararsız gidip gelmesi, deneyimsiz ve amatörce
yapılan bir kamera kullanımını ifade eder.
• Nesne hareketi kamera hareketinin gizlenmesine
yardımcı olur. Önce nesnenin hareket etmesini
bekleyin, daha sonra kamera ile onu izleyin.
Nesne durmadan önce kameranın hareketini
durdurun. Bu durumda bekleyerek nesnenin bir
süre daha hareket etmesini bekleyin.
• Kesintisiz bir çevrinme ya da kayma hareketi
yaparken, kamera tek bir hat boyunca
ilerlemelidir. Oyuncuların veya olmasını
istediğiniz nesnelerin yaptıkları hareketlerin
görüntü alanı içinde olmasını sağlayın.
• Çevrinme ya da kayma hareketi, görsel olarak iyi
dengelenmiş bir kompozisyonla başlayıp
bitirilmelidir.
• Kurgu için durağan bir çekimin kullanılabilir
uzunluğu içerdiği aksiyona bağlı olduğu halde,
hareketli bir çekim için bu süre kameranın
hareketine bağlıdır.
• Çevrinme ya da kayma hareketleri ile yapılan
çekimler çoğunlukla görsel dengeyi yeniden
kurmak amacıyla kullanılır. Bir kişi görüntüden
çıktığında geride kalanlar görüntü alanında görsel
açıdan dengesiz bir kompozisyon oluşturabilirler.
• Hareket yanılsaması, bir mavi perde ya da
projeksiyon perdesinin önüne oyuncu ya da
nesnelerin yerleştirilmesi ile de gerçekleştirilebilir.
• Kayma hareketi, tüm çekim süresince hep aynı
kompozisyonun korunmasına olanak sağlar.
• Çoğunlukla içinde oyuncuların bulunduğu bir
aracın hareketi tek önerilecek durumdur.
Hareketli kameralar kaç başlık altında sıralanabilir ve
özellikleri nelerdir?
Hareketli kameralar 6 başlık altında sıralanabilir.
Bunlar:
• Elde hareketli kameralar: Kameramanın elinde
tutarak çekim yaptığı kameralardır. Kameranın
hareketlenmesini sağlayan kişi kameramandır.
• Omuzda hareketli kameralar: Elde kullanılan
kameranın yanı sıra omuzda kullanılan ve bu
şekilde hareketlendirilen kameradan da
bahsedebiliriz. Bu noktada gerek kamerayı
kullanan kişinin hareketi, gerek kameranın tek
başına hareketi veya her ikisinin birlikte hareketi
kameranın omuz üstünde olduğu süreçte yer
almaktadır. Her iki şekilde de kameramanın
yürümeye devam edebileceğini de
düşünebilmeliyiz.
• Araçta hareketli kameralar: Kameraların bir
araçta yer alarak ya da bir araca bağlanarak
çekimin yapıldığı kameralardır. Araba takip
sahnelerinde, farklı aksiyonların geçtiği
sahnelerde yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.
• Vinçte hareketli kameralar: Bir vinç yardımıyla
çekim yapılan kameralardır. Vinç, basit ve
genellikle yumuşak hareketlerin yapılmasında
kullanılır. En olağan kullanım biçimi, bir
seviyeden bir başka seviyeye yükselen ya da inen
oyuncuları izlemektir. Genel olarak vinç,
kameraya hareket vermek için değil, yapılması
çok zor, olanaksız ve zaman kaybına neden
olabilecek durumlarda kullanılır. Kamera
vincinin yardımıyla kamera ve onu kullanan ekip,
dikey olarak ya da yay çizerek hareket edebilir.
Kalabalık bir grubun görüntülenmesinde ön
plandakilerden arka plandakilere geçerek grup içi
bölümlerde görsel bir hareketlilik sağlayabilir.
Benzer şekilde, yavaş ilerleyen dikey hareketler
ile bir sahnenin havasına duygusal bir yorum
katılabilir. Benzer şekilde geniş, panoramik bir
ortamda vinç ile aşağı inerken kamera ile de
çevrinme yapılması ortama ilişkin hem estetik
boyutlar katar, hem de boyutlu görsel bilgi
üretilmesini sağlar. Vinç ile yükselirken belli bir
açı ve perspektif kazanılırken ileri optik
kaydırma ile de ilgi merkezine doğru bir yönelme
ve dikkati çeken perspektif yığılmalar da
sağlanmış olabilir.
• Jimmy Jib’te Hareketli Kameralar: Operatörün
yönettiği Jimmy Jib düzeneğinin basit bir mantığı
vardır. Ortadan uygulanan bir desteğin bir ucunda
kamera, diğer ucunda ise kameranın ağırlığını
dengeleyecek bir başka ağırlık vardır. Ağırlığı
yükselttiğimizde kamera alçalır ve aynı şekilde
ağırlığı alçalttığımızda ise kamera yükselir.
Yükselen ve alçalan kamerayı da operatör
uzaktan kullanmaktadır. Bir anlamda, sadece
kamera değil, kameranın bağlı olarak basit motor
düzenekleri de kontrol edilmiş olmaktadır.
• Steadicam’de Hareketli Kameralar: Steadicam
kullanımında merkez bir noktanın üstüne
yerleştirilen kamera, kamerayı kullanan kişinin
yarattığı sarsıntıdan ve hareketten bağımsız, bir
tür izole edilmiş biçimde tutulur. Ne kadar çok
hareket olursa olsun, neredeyse tam tersi
derecede yumuşak çekimlere tanıklık ederiz.
Çekimi yapan kişi ile steadicam arasındaki bağ,
çekimi yapan kişinin üzerine giydiği bir tür giysi
yelek ile sağlanır. Kameranın bağlı olduğu
düzenek de bu kıyafet ile bağlantılıdır. Kamera
bir tür hidrolik düzenek üstüne yerleştirilmiş
hissini vermektedir.
Kameranın kullanımı ile ilgili kaç tür yaklaşım bulunur?
Kameranın kullanımı ile konuya ilişkin olarak üç temel yaklaşımda bulunulabilir.
Bunlar;
- Görüntüleme ile nesneye veya konuya bakabilir. Mümkün olan en açık şekilde kamera ile anlatmaya çalışılır.
- Görüntüleme ile konunun içine girilebilir. Konunun veya nesnenin belirli bir parçası kamera ile anlatılmaya çalışılır. Bu, konuya normal bir gözle görülemeyen bir açıdan yaklaşmak anlamına gelir. Görüntüleme ile konunun sahip olduğu durumun dışında yeni bir şey eklenmez ve kamera ile görüntüleme, kameramanın konuyu kendi görüş açısı ile ekrana taşıması anlamına gelir.
- Görüntüleme ile nesne veya konu yeniden yaratılabilir. Nesnenin veya konunun kendisi bir ham malzeme olarak düşünüldüğünde görüntüleme ile nesnenin içerisinden yeni bir nesnenin yaratılması sağlanabilir. Özellikle yakın çekimlerin kullanılması ile ayrıntılardan yararlanılarak yeni bir konunun ifade edilmeye çalışılması örneklenebilir.
Nesnenin veya konunun görüntülenmesi sırasında yaşanabilecek zorluklar sonucunda hangi yaklaşımlar uygulanır?
Dolaylı görselleştirme: Nesneden veya konudan geri kalanlar veya diğer görselliğe uygun parçaların görüntülenmesi.
Grafik görselleştirme: Harita, çizim ve fotoğraf gibi malzemeleri görüntüleyerek görsel malzemeler üretmek ve bunlardan yararlanmak. Ortamı görselleştirme: Heyecanı yansıtan, yani titreyen elleri, gergin ayak sallamaları, gergin ifadeleri vurgulamak. Yüzlerin yakın veya detay çekimlerini, gölgeleri, bulutları, sesleri, vb. kullanmak.
Kameranın bakışı açısından düşünüldüğünde kamera nesneye kaç farklı konumdan bakmaktadır? Bunlar nelerdir?
- Göz seviyesi
- Alt açı
- Üst açı
Kameranın Görüş alanı nedir?
Görüş alanı, kameranın bakış açısının kapsadığı alandır. Bakış alanına bağlı olarak konu ekranda farklı büyüklüklerde, yani çekim ölçeklerinde görülür.
Kamera açısı nedir?
Kamera açısı çekimin nesnesine kameranın belli bir açıyla bakmasıdır. Belli bir nesneye oturup aşağıdan, göz seviyesinden ya da üstünden bir yerden bakmak gibi üç farklı bakış açısı, kamera açısının gerçek hayattaki karşılığıdır. Özellikle, yönetmen açısından düşünüldüğünde kameranın açısı o noktadaki bakış açısıdır. Kamera açısının düzenlenmesi, nesnelerin büyüklük ve görüş açısı olarak yorumlanmasını da sağlamaktadır. Kamera açısı ile izleyicinin bakış açısı ve göreceği alan belirlenir. İzleyicinin konuya yaklaşması, uzaklaşması, yukarıdan veya alçaktan bakması kamera açısı ile sağlanır. Zayıflık, güçlülük, mutluluk veya mutsuzluk gibi farklı psikolojik etkiler kamera açısının belirlenmesi ile ortaya konabilir. Kamera açısının farklı çekimlerde değiştirilebileceğini de hatırlamamız gerekir.
Kamera açısı, kameranın görüşünü nasıl etkiler?
Kamera açısı, kameranın yerinin belirlenmesi ile birlikte ortaya çıkar. Kameranın görüntülediği kişi veya nesneye karşı belirlediği “göz seviyesi”, “üst açı” ve “alt açı” konumlarıdır.
Göz seviyesi olarak adlandırılan konum kameranın günlük hayattaki insanın göz seviyesine benzer bir bakıştan takip etmesidir. Bu tür bir kamera konumlanmasında ortaya çok farklı bir psikolojik etki konmamış olur.
Üst açıda konumlandırılmış kamera konuya yukarıdan bakmaktadır. Kamera, göz seviyesinin üstündedir. Üst açıdaki bir kameranın ürettiği psikolojik etki izleyicinin kendisini daha güçlü hissetmesine neden olmaktadır.
Alt açıda konumlandırılmış kameradan yapılan çekim nasıl etki yaratır?
Alt açıda konumlandırılmış kamerada ise çekimler göz seviyesinin altından bir noktadan gerçekleştirilir. Konuya veya kişiye karşı aşağıdan yukarı doğru bakılmış olur. Alt açıdan bakılan konu veya kişi abartılmış, sanki daha güçlendirilmiş olur.
“Öznel kamera” kullanımı nedir?
Kameranın izleyicinin yerine geçerek baktığı ve izleyicinin gözünden bakar gibi çekimleri gerçekleştirdiği uygulamaya “öznel kamera” kullanımı adı verilmektedir.
Çekim nedir?
Kameranın belli bir noktaya yerleştirilerek yapılan görsel tespitlere, yani olayların kameranın bakış açısı ile kaydedilmesine çekim diyoruz.
Kayıt nedir?
Kameranın kayda girip tekrar kayıttan çıktığı süre içerisinde tespit edilenlere kayıt diyoruz ve kayıt altına aldığı konular, durumlar ve kişiler çekimlerin temel malzemeleri sayılırlar.
Bakış alanı nedir? Açıklayınız.
Bakış alanı, kameranın bakış açısının kapsadığı alandır. Bakış alanına bağlı olarak olay ekranda farklı büyüklüklerde, yani çekim ölçekleri şeklinde görülür. Bu noktada kamera açısını da tekrar tanımlamakta fayda var. Kamera açısı çekimin nesnesine kameranın belli bir açı ile bakmasıdır. Bu tanımı daha da netleştirmek için müzede bir heykele baktığınızı düşünün ve diyelim ki kamera sizsiniz. Yere oturup heykele aşağıdan bakmak, heykelin göz seviyesinden bakmak veya daha yukarıdan bir yerden bakmak olarak örneklendirilebilir. Nesneyi nasıl göstermek istediğimiz ile ilgilidir ve kameramanın o noktadaki bakış açısını vurgular. Aynı zamanda, kamera açısı izleyicinin konuya yaklaşması, uzaklaşması, yüksekten veya alçaktan bakmasını da belirler. Güç, zayıflık veya canlılık sıkıntı gibi hislerin vurgulanması da kamera açısı sayesinde aktarılabilir.
Kamera çekimlerinde kameranın kullanım açılarının psikolojik etkileri nelerdir?
Göz seviyesi normal açı olarak da adlandırılır. Kamera kişiyi görüntülerken sanki o kişiye bakan insanların göz seviyesinden bakar. Doğal ve tarafsız bir etki yaratmak için idealdir. İzleyici ekrandaki görüntüyü özellikle dramatik ve psikolojik etki altında kalmadan izler. Alt açıda ise, kamera kişinin göz seviyesine göre daha aşağıdan çekimi gerçekleştirir. Bu şekilde, izleyici alt açıdan nesneyi veya kişiyi izlerken, kamera görüntülediği kişiye sahip olduğundan daha fazla ve güçlü bir etki kazandırmış olur. Görüntülenen kişi daha güçlü ve etkili görünür. Kişi sanki daha baskınmış gibi bir psikolojik etki yaratılmış olur. Alt açıdan bakan izleyici için de bir tür zayıflık, etkisizlik hissi uyanabilir. Üst açıda ise, kamera kişinin göz seviyesine göre daha yukarıdan çekimi gerçekleştirir. Bu şekilde, izleyici üst açıdan nesneyi veya kişiyi izlerken, kamera görüntülediği kişiye sahip olduğundan daha az ve zayıf bir etki kazandırmış olur. Görüntülenen kişi daha güçsüz ve etkisiz görünür. Kişinin üzerinde sanki baskı varmış gibi bir psikolojik etki yaratılmış olur. Üst açıdan bakan izleyici için de bir tür güçlülük, üstünlük hissi uyanabilir
Çekim ölçeği nasıl ifade edilir?
Açıların etkisi ile beraber çekim ölçeği şu şekilde ifade edilebilir. Ekranda izlediğimiz görüntünün büyüklüğü, çekimi yapılan nesnenin büyüklüğünün bütün ekran ile olan ilişkisine bağlıdır ve bu oran ekranda izlediğimiz görüntünün çekim ölçeğini belirler. Ekranda görülen nesnenin büyüklüğü ise o nesnenin kameraya olan uzaklığı ve çekimde kullanılan kameranın sahip olduğu objektifin odak uzaklığına bağlı olarak değişir.
Çekim ölçekleri kaç grupta incelenir?
Çekim ölçekleri üç grupta incelenir.
- Genel çekim
- Orta çekim
- Yakın çekim
Genel çekim nedir?
Genel çekim, olayların, kişinin veya nesnenin tümünün, içinde bulunduğu ortam ile birlikte görüldüğü çekim ölçeğidir. Geniş bir alanda geçen olaylar için kullanılabilir. Genel çekimde, çekime konu olan kişi veya nesne olayın çevresi ile birlikte görüldüğünden ekrandaki görüntüde olayın geçtiği ortam kişiden veya nesneden daha çok alan kaplar. Genel çekimde kamera görüntülenen olaya uzaktır. Bir kişinin çevresindeki ortam gösterilmeden kendisinin tamamen gösterildiği çekimler uzak çekimlerdir. Bu çekimlerde, kamera ortama uzaktır. Büyük ve geniş olayları konu edinen bölümlerin geçtiği mekana ve ortama ilişkin bilgi çok genel ve genel çekimler ile aktarılabilir. Görüntülenen kişi söz konusu olduğunda ise belli bir uzaklıktan boydan görünmektedir. Görüntülenen kişinin tam çekiminin yanında izleyenler için etrafı görme şansı az da olsa kısmen sunulmaktadır. Bu ölçekteki çekimler genellikle bir filmin veya film sahnesinin başında kullanılabilir. Kişiyi ve ortamı sunmanın yanında bunlara ilişkin havayı da aktarabilirler.
Orta çekim nedir?
Orta çekim, işlenen konuya ilişkin olayın bütününü değil, sadece belli bir kısmının ekranda görüldüğü çekim ölçeğidir. Orta çekim izleyiciyi söz konusu olaya yaklaştırır. Genel çekimdeki esas olay ile onun çevresindekiler arasındaki ilişki belirgin olarak görülür. Orta çekimlerde kamera konuya genel çekimdekine göre daha yaklaşmıştır.
Yakın çekim nedir?
Yakın çekim, genel çekimdeki konuya ilişkin olayın belli bir detayının ekranı neredeyse tamamen doldurduğu çekim ölçeğidir. Örneğin, yakın çekim belli bir kişinin yüzünü veya belli bir nesneyi tüm ekranı kaplar halde sunmaktadır. Yakın çekimde izleyicinin dikkati belli bir noktaya odaklandırılır.
- Ayrıntı çekim nedir?
Ayrıntı çekim: Ayrıntı çekimler genellikle daha geniş ve büyük ayrıntılar ile perdeyi doldurmaktadır. Kamera oyuncunun yüzüne ya da nesne ayrıntılarına o kadar yaklaşır ki, terleyen bir alın, tek bir gözün tepkileri ve titreyen eller gibi bölümler perdeyi veya ekranı kaplar. Asıl konu ve özneyi çevredeki olaylardan ayırmış oluruz. Bu çekim, çok özel durumları, bir tür ünlem işaretlerini ifade eder. Dramatik bir etki sağlar. Yüz çekim: insan yüzünde alınla çene arasının tüm çerçeveyi kaplamasıyla elde edilir. Yüzün ifadelerini yüzü neredeyse tam olarak gösteren bir biçimde sergilemektedir. İzleyici ile oyuncu arasında duygusal, yakın bir bağ kurulmaya çalışılır.
Yakın çekimlerin çeşitleri nelerdir?
Baş çekim: insan başının ekranı veya perdeyi tamamen kaplaması ile elde edilir. Omuzların hemen üzerinden çerçevenin alt sınırı belirlenmiş olur. Bir oyuncunun konuşma bölümlerinde kendisini hissetmemize özellikle yardımcı olur.
Omuz çekim: Koltuk altının hemen üzerinden başlayan baş çekimidir.
Göğüs çekim: Kişi göğüs seviyesinin bir parça üzerinden çerçeveye alınarak görüntülenir. Özellikle, belli bir kişinin röportaj içerisinde görüntülenmesinde sıkça kullanılan çekimlerdendir. Temelde, karakterleri tanıtmak için en iyi çekim ölçeği olarak değerlendirilebilir.
Bel çekim: Bel hizasından başlayan, vücudun yarısını gösteren çekimdir. Televizyon ve filmde sıklıkla kullanılır. Karakterlerin tanıtılmasında önemli araçlardan biridir.
Çok uzak çekim nedir?
Çok uzak çekim: Panoramik tanıtımlarda, manzara çekimlerinde gerektiğinde başvurulan bir çekim ölçeğidir. Filmin başında veya sahne başlarında giriş anlamında kullanılabilir. Bu durumda kurucu çekim olarak adlandırılır. Manzaralar da bu çekim içerisinde düşünülebilir.
Kamera hareketleri kaç grupta incelenir?
Kamera hareketleri temelde dört grupta ifade edilebilir. Bunlar:
- Çevrinme
- Kaydırma
- Yükselme-Alçalma
- Optik Kaydırma
Kamera hareketlerinde Yükselme-Alçalma nedir?
- Kameranın üstüne yerleştirildiği sehpa aracılığı ile yükselip alçalmasıdır. Burada dikkat edilmesi gereken, yer alan hareketin ilk maddede ifade edilen kameranın yukarı-aşağı çevrinmesinden farklı olduğudur. Birinci maddede işaret edilen kameranın başının yukarı-aşağı çevrinmesidir. Yükselme-alçalma hareketinde ise temel hareketi gerçekleştirenin tripodun kendisinin olmasıdır. Kameranın özellikle yavaş yükselmesi takip edilecek bilgilerin yavaş yavaş ortaya çıkması nedeniyle gizem katacak bir etki sağlayabilir.144