Girişim Finansmanı Dersi 1. Ünite Özet
Girişimcilik Ekosistemi
- Özet
Girişimcilik Ekosistemi Kavramının Tanımı ve Kapsamı
Girişimcilik, mal ve hizmet üretmek üzere ticari yapı oluşturma sürecidir. Bu girişim faaliyeti daha önce olmayan ticari bir yapı oluşturma şeklinde olabileceği gibi, hali hazırda var olan bir ticari yapıyı satın alma ya da ortak olma şeklinde de olabilmektedir.
Girişimcileri, girişim faaliyetlerine yönlendiren temel nedenler şunlardır:
- Kendi işini yapmak,
- Daha çok gelir elde ederek servetini artırmak,
- Büyüyerek piyasa payını artırmak,
- Rekabette kalabilmek.
Girişimcilik Ekosistemi Kavramının Tanımı
Girişimcilik Ekosistemi iş hayatının faaliyette bulunduğu ekonomik koşulları belirleyen yapı olarak tanımlanabilir.
Girişimcilik Ekosisteminin Kapsamı
Girişimcilik ekosistemiyle ilgili yapılacak analizler sonucunda alınacak kararlar ve belirlenen stratejiler ülkede gerçekleşecek girişim faaliyetlerinin yönünü ve miktarını belirleyecektir. Bunun için öncelikle girişimcilik ekosisteminin unsurlarını tam ve doğru olarak belirlemek gerekir. Kreuzer ve arkadaşları tarafından yapılan çalışmada girişimcilik ekosisteminin temel unsurları şu başlıklar altında incelenmiştir: (Kreuzer ve diğerleri, 2018, s.11)
- İş ve yatırım çerçevesi
- Etkileşen aktörler,
- Gelişen kültür ve tutumlar.
Isenberg tarafından geliştirilen modele göre ise girişimcilik ekosistemi altı elementten oluşmaktadır.
- Kamusal yapı
- Piyasa yapısı
- Finansal sistem
- Beşeri sermaye
- Alt-Yapı olanakları
- Kültürel yapı
Girişimcilik Ekosisteminin Unsurları
Günümüz ekonomilerinde üç tür ekonomik sistem ülke ekonomilerine yön vermektedir.
Piyasa Ekonomisi Sistemi: Piyasa Ekonomi Sistemi’nde ne üretileceği, ne kadar üretileceği, nasıl üretileceği ve üretilen mal ve hizmetlerin nasıl paylaşılacağı kararını piyasa sistemini yönlendiren “fiyat mekanizması” verecektir. Devlet oluşturduğu yasalar ve bu yasalara bağlı kurallarla ülkedeki yaşamı düzenlemektedir.
Sosyalist Ekonomi Sistemi: Sosyalist Ekonomi Sisteminde ne üretileceği, ne kadar üretileceği, nasıl üretileceği ve üretilen mal ve hizmetlerin nasıl paylaşılacağı kararını “devlet” verecektir. Devlet ülkedeki her şeyin sahibidir ve halkın mülkiyet hakkı yoktur. Yani insanların, daha çok çalışarak daha çok kazanma ve servetlerini artırma imkânları yoktur. Bu sistemde her türlü mal ve hizmet devletin kurduğu ve sahibi olduğu tesislerde üretilmektedir. Özel sektör, yani özel girişimcilik yoktur.
Karma Ekonomi Sistemi: Günümüzde neredeyse tüm dünyada Karma Ekonomik Sistem uygulanmaktadır. Yani hem devletin hem de özel girişimin üretim yaptığı bir ekonomik yapı söz konusudur. Karma ekonomik sistem uygulamakla birlikte, bazı ülkeler piyasa ekonomisine daha yakın bir ekonomik sistem uygularken (ABD, Almanya İngiltere, İtalya, Japonya gibi…) bazı ülkeler ise sosyalist ekonomiye daha yakın ekonomik sistem uygulamaktadır (Çin, Rusya, Küba, Vietnam gibi…). Türkiye de piyasa ekonomisinin ağırlıklı olduğu Karma Ekonomik Sistem uygulanmaktadır.
Piyasa ve Karma Ekonomik Sistemler kapsamında girişimcilik ekosistemi aşağıdaki temel unsurlar dâhilinde incelenecektir:
- Kamusal Yapı ve Yasal Düzenlemeler
- Piyasa Yapısı ve İş Ağı
- Sermaye Yapısı
- Toplumsal ve Kültürel Yapı
Kamusal Yapı ve Yasal Düzenlemeler
Girişimcilik ekosisteminin en önemli temel unsurlarından olan Kamusal Yapı ve Yasal Düzenlemeler, girişimcinin gerçekleştireceği faaliyetleri yönlendiren yasal düzenlemelerle devletin girişimcilik iklimini, yatırım ve girişim yapılacak ve teşvik edecek yapıya kavuşturacak faaliyetlerini içermektedir. Kamusal Yapı ve Yasal Düzenlemeler, aşağıdaki başlıklar altında incelenebilir:
- Makro Ekonomik Durum
- Devlet Yapısı ve Siyasi İstikrar
- Ulusal ve Uluslararası Mevzuat
- Yatırım Alt-Yapı Olanakları
- Devlet Teşvik ve Destek Sistemleri
Makro Ekonomik Durum
Girişimcilik ekosistemi içerisinde ülkenin ekonomi verilerinin genel durumu girişim ve yatırım faaliyetinin gerçekleşip gerçekleşmemesi açısından önemli bir belirleyicidir. Makro Ekonomik durum kapsamında analiz edilmesi gereken temel değişkenler şunlardır: Büyüme, Fiyat İstikrarı, Faiz Oranları, İşgücü Piyasası, Kişi başına GSYH, Dış Denge.
Büyüme, ülkenin bir yıldan bir sonraki yıla üretim gücündeki artışı ifade eder.
Girişimci ve yatırımcılar açısından ülkedeki fiyat istikrarı da önemlidir. Fiyat istikrarsızlığı durumu enflasyon ya da deflasyon yaşanan ekonomilerde söz konusudur.
Özellikle girişimin finansmanının dış kaynaklardan karşılandığı durumda faiz oranları en önemli makroekonomik değişken olmaktadır. Yüksek faiz oranı durumu kredi ve girişimin maliyetini arttıracağı için girişimin daha düşünce aşamasında yapılmamasına neden olabilecektir.
Girişim faaliyeti sonucunda oluşturulacak üretim yapısının en önemli girdilerinden birisi de işgücüdür. İşgücü piyasası, işgücü arzı ve işgücü talebinin, diğer bir deyişle işçi ve işverenin bir araya geldiği yerdir. İşgücü talebi ve arzı uygulanacak ücret düzeyini belirleyecektir.
Kişi başına Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH), GSYH değerinin ülke nüfusuna bölünmesiyle elde edilen değerdir. Kişi başına GSYH’deki artışlar bir ülkede insanların gelir düzeylerinin arttığını gösterecektir. Gelirleri artan insanlar da daha fazla tüketim yapabilecektir. Böylece mal ve hizmet ihtiyacı artacak ve piyasa büyüyecektir.
Dış Denge , bir ülkenin döviz gelirlerinin döviz giderlerine eşit olması demektir. Bir ülke ekonomisi için bu, istenen bir durumdur. Ancak dış dengesizlik durumu varsa, bunun ekonomideki girişimciler açısından farklı etkileri olacaktır.
Ülkenin döviz gelirinin, giderinden fazla olması “dış fazla” olarak yorumlanır. Ülkenin döviz gelirinin, giderinden az olması ise “dış açık” olarak yorumlanır.
Devlet Yapısı ve Siyasi İstikrar
Gerek ulusal ve gerekse uluslararası girişim faaliyetlerinde, girişim faaliyetinin gerçekleşeceği ülkenin devlet yapılanması ve siyasi istikrar durumu çok önemlidir. Güçlü, iyi organize olmuş ve istikrarlı bir devlet yapısının varlığı girişimcilerin bir ekonomide en önem verdiği kriterlerdendir.
Ulusal ve Uluslararası Mevzuat
Girişimcilerin, gerçekleştirecekleri girişim faaliyetiyle ilgili taraflarla ilişkilerini düzenleyen kural ve uygulamalar mevzuatla belirlenmektedir. Girişimcilerin, girdi alırken ulusal ve uluslararası tedarikçileriyle, mal ve hizmet satarken ulusal ve uluslararası müşterileriyle, işgücü istihdam ederken çalışanları ve temsilcileriyle, girişim ve üretim sürecinde prosedürler ve mali yükümlülükleri kapsamında devletle ilişkileri ulusal ve uluslararası mevzuat kapsamında düzenlenmektedir. Günümüz uluslararası ticaret mevzuatının yönlendirilmesinde temel kuruluş Dünya Ticaret Örgütü’dür. (WTO) Dışa açık ülke ekonomilerinde ulusal mevzuatın, uluslararası mevzuatla uyum içinde olması gerekir.
Yatırım Altyapı Olanakları
Girişimcilik ekosistemi içinde önemli kamusal yapı oluşumlarından birisi de yatırım altyapı olanaklarıdır.
Ulaşım altyapısı olanakları: Mal ve hizmetin üretilmesi kadar, sorunsuz ve tam olarak son kullanıcıya ulaştırılmasının da minimum maliyetle gerçekleşmesi çok önemlidir.
İletişim ve bilgi altyapısı olanakları: Girişim fikrinin oluşumu süreci aslında karar verme sürecinin başlangıcıdır. Bu süreçte elde edilecek bilgilerin doğru bir şekilde ve zamanında elde edilmesi, doğru karar verme ve başarılı bir girişimin temelinde yatan ihtiyaçtır.
Enerji altyapısı olanakları: Girişim sürecinde ortaya çıkarılacak ticari yapıda ihtiyaç duyulan önemli girdilerden birisi de enerji ihtiyacıdır. Ülkenin sahip olduğu enerji çeşitliliği ve enerji altyapı kalitesi girişim planlamasının önemli bir karar sürecidir.
Araştırma-geliştirme altyapı olanakları: Yeni fikir ve ürün geliştirme ticari başarı açısından firmalara önemli rekabet avantajları sağlamaktadır. Fikri mülkiyet haklarının sağlamış olduğu imkânlar, firmaların yeni fikir ve ürünler geliştirerek yüksek gelirler elde etmesini sağlayacaktır.
Teknik ve mesleki danışman ve uzman altyapı olanakları: Bir ülkede etkin bir danışmanlık sisteminin varlığı girişimcilerin ve girişim faaliyetlerinin artırılması açısından önemli altyapı olanaklarındandır.
Devlet Teşvik ve Destek Sistemi: Üretim sürecinin en önemli unsuru güçlü ve etkin bir finansal yapıdır. Finansman olanaklarını kullanmadaki başarıları firmaların ticari hayatta kalıp kalamayacaklarını belirleyecektir. Bu anlamda girişim sürecinde yapılan hatalar, üretim sürecine de yansıyacak ve firma başarısız olurken, ekonomi içindeki girişimcilerin de cesaretini kıracaktır. Devletin “halkının refahını arttırma” şeklindeki varoluş amacını gerçekleştirmesinde de girişim ve üretim faaliyetlerinin artması temel gerekliliktir. Girişim faaliyetleri artarsa üretim artacak, gelirler artacak, insanlar daha fazla ve çeşitli mal ve hizmet tüketebilecek ve ülkede refah artacaktır. Bu nedenle ülke yönetimleri ülkedeki girişim ve üretim faaliyetlerini artırıcı birtakım teşvik ve destek uygulamaları geliştirmekte ve hayata geçirmektedir.
Piyasa Yapısı ve İş Ağı
Piyasa yapısı ve iş ağı, ülkenin üretim, tüketim ve devlet ilişkisinin yapısını ortaya koyan yapıyı ifade eder.
Piyasa yapısı ve iş ağı, ülkenin üretim, tüketim ve devlet ilişkisinin yapısını ortaya koyan yapıyı ifade eder. Piyasa, herhangi bir ürünle ilgili arz (üreticiler) ve talebin (tüketiciler) bir araya geldiği yerdir. Firmalar, piyasanın en küçük üretici unsurlarıdır. Firmaların sayısına göre piyasanın yapısı farklılaşabilmektedir. Firma sayısı arttıkça rekabet artmaktadır. Piyasadaki rekabet durumu yeni girişimlerin oluşup oluşmaması anlamında önemli bir belirleyicidir. Özellikle karmaşık üretim ve maliyet yapısının olduğu piyasalara girmek konusunda yeni girişimciler cesaretsiz olabilecektir. Rekabetin güçlü olması yeni firmaların piyasaya girmesi sürecini zorlaştıracaktır.
Sermaye Yapısı
Girişimcilik ekosisteminin diğer önemli unsuru sermayedir. Sermaye yapısı, basitçe girişimcilik ekosistemi açısından girişim ve yatırım faaliyetlerinin finansman olanaklarını ifade etmektedir. Geniş anlamda Sermaye, ülkede bulunan fiziksel, finansal ve beşerî sermayeyi ifade etmektedir.
Sosyokültürel ve Çevresel Yapı
Girişim planlaması sürecinde girişimcilik ekosisteminin önemli unsurlarından biri olan sosyokültürel yapıyı göz önünde bulundurmak başarılı bir girişim faaliyeti açısından önemlidir.
Sosyokültürel yapı, bir ülkedeki insanların dil, din, ırk, tarih, sanat özellikleri ile etnik, geleneksel, toplumsal değer ve alışkanlıkları yanında hukuki, ahlaki ve siyasal yapılarını ifade eder.
Türkiye ve Dünyada Girişimcilik Ekosistem Yapıları
Yaşam standartlarının ve refahın artırılması yönündeki çabalar dâhilinde daha çok ve çeşitli mal ve hizmet üretilmesi, girişim faaliyetleriyle oluşturulacak yeni firmalarla gerçekleştirilecektir. Bunun içinde ekosistemin cezbedici ve cesaretlendirici yapıda olması gerekir.
Türkiye’nin Ekosisteminin Genel Yapısı
Türkiye, Kurtuluş Savaşı sonrasında yok denecek bir ekonomik yapıdan 2018 yılı itibariyle dünyanın en büyük 17. ekonomisi konumuna gelmiştir.
Devlet ekosistemi güçlendirmek suretiyle yeni girişimler öncelikli olmak üzere üretimi ve ihracatı artırmayla ilgili önemli tedbirler almaktadır. Bu tedbirler kapsamında vergi indirimleri ve muafiyetleri, düşük faizli finansman desteği, borç yapılandırması gibi bir takım teşvik ve destek mekanizmalarını daha etkin kullanma yönünde yeni tedbirler uygulamaya sokulmaktadır. Ülke ekonomileri zaman zaman durgunluk yaşayabilmektedir. Bu durumda ülke ekonomisinin karar vericileri üretimi arttırıcı ve ekonomiyi canlandırıcı tedbirleri devreye sokmaktadır. Güncel ekonomik sorunların çözümünün yanı sıra daha güçlü bir ekonomik yapı oluşturabilmek amacıyla, özellikle KOSGEB aracılığıyla girişimcilere çok önemli katkılar sağlanmaktadır. Ayrıca T.C. Ziraat Bankası, T.C. Halk Bankası ve T.C. Kalkınma Bankası aracılığı ile girişimcilere uygun koşullarda finansman desteği sağlanmaktadır.
Diğer Ülkelerdeki Ekosistemin Genel Yapısı ve Türkiye’nin Yeri
Küresel iş dünyasına bakıldığında bazı ülkelerin girişim faaliyetleri açısından diğer ülkelere göre daha başarılı olduğu görülmektedir. Bu kapsamda The Global Entrepreneurship And Development Institute-GEDI tarafından oluşturulan Küresel Girişimcilik Endeksi, her yıl önemli tespitlerde bulunmaktadır. Küresel Girişimcilik Endeksi-GEI, ülkelerdeki girişimcilik ekosisteminin yapısının önemli bir göstergesidir. Küresel Girişimcilik Endeksi aşağıda sıralanan 14 adet bileşen çerçevesinde oluşturulmaktadır:
- Toplumsal Fırsat Algısı
- Startup Becerileri
- Risk Alma
- İş Ağı
- Kültürel Destek
- Girişimci Fırsat Algısı
- Teknoloji Barındırma
- İş Gücü Olanakları
- Rekabet
- Yeni Ürün Geliştirme
- Yeni İş Süreci Geliştirme
- Büyüme Eğilimi
- Uluslararasılaşma
- Risk Sermayesi
Küresel Girişimcilik Endeksinin yanı sıra Küresel İnovasyon Endeksi (GII) de ülkelerdeki girişimcilik ekosisteminin durumu hakkında önemli bir analizdir. Bilindiği üzere girişimciliğin hareket noktası inovasyondur. Yenilik ve farklılık yaratıldığı ölçüde girişimin başarısı artacaktır. 126 ülkenin inovasyon performansının değerlendirildiği analizde 80 adet parametre kullanılmaktadır. GII, dört farklı değerlendirmeyi içermektedir:
- Genel Küresel İnovasyon Endeksi Puanı; İnovasyon Girdi Alt Endeksi ile İnovasyon Çıktı Alt Endeksinin basit ortalamasıdır.
- İnovasyon Girdi Alt Endeksi: Yenilikçi faaliyetleri destekleyen ulusal ekonominin unsurlarını içeren beş girdi sütunundan oluşur: Kurumlar (Politik Çevre, Düzenleyici Çevre, İş Ortamı), Beşeri Sermaye ve Araştırma (Eğitim, Yüksek Öğrenim, Araştırma ve Geliştirme), Altyapı (BİT, Genel Altyapı, Ekolojik Sürdürülebilirlik), Pazar Yapısı (Kredi, Yatırım, Ticaret, Rekabet ve Pazar Büyüklüğü), İş Yapısı (Bilgi İşgücü, Yenilik Ağı, Bilgi Kullanımı).
- İnovasyon Çıktı Alt Endeksi: Ekonomi içindeki yenilikçi faaliyetlerin sonuçları olan çıktılar hakkında bilgi verir. İki çıktı bileşeni vardır: Bilgi ve Teknoloji Çıktıları (Bilgi Üretme, Bilgi Etkisi, Bilgi Paylaşımı ve Yayılımı), Yaratıcı Çıktılar (Fikri Varlıklar, Yaratıcı Ürünler ve Hizmetler, Online Yaratıcılık).
- İnovasyon Verimliliği Oranı: İnovasyon Çıktı Alt Endeksi puanının İnovasyon Giriş Alt Endeksi puanına oranıdır. Bir ülkenin girdileri için ne kadar yenilik ürettiğini gösterir.