Eğitim Felsefesi Dersi 4. Ünite Sorularla Öğrenelim
Eğitim Sistemlerinde Alternatif Okullar
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Eğitimin yeniden yapılandırılmasında temel belirleyici ne olmuştur?
Tarım toplumundan sanayi toplumuna, sanayi toplumundan bilişim toplumuna geçiş süreçleri toplumsal, ekonomik, politik ve kültürel anlamda değişim ve dönüşüm süreçlerini beraberlerinde getirirken, eğitim bir toplumsal kurum, sistem, örgüt ve süreç olarak her dönemde yeniden yapılandırılmıştır. Eğitimin yeniden yapılandırılmasında temel belirleyici olan ise üzerine kurulduğu felsefe olmuştur. Tarihsel süreç içinde eğitim; anlamını içinde bulunduğu dönemden aldığı varsayıldığında, eğitim felsefesi hem bu dönemin egemen anlayışına, hem de alternatif anlayış, model ve süreçlere yönelik yeni düşünüş biçimlerinin arka planı ortaya koyan, irdeleyen temel kaynak niteliğini sürdüre gelmiştir.
J Dewey, R. Steiner, M. Montessori ve A. S. Neill gibi düşünürler yeni eğitim hareketi ve ilerlemecilik felsefesi bağlamında geleneksel eğitime yönelik eleştiriler üzerine alternatif eğitim fikri oluşturmuşlardır. Bu fikir hangi temellendirmeler üzerinden geliştirilmiştir?
Eğitim sistemlerinde çocuklara en iyi eğitimin nasıl sağlanacağına ilişkin tartışma, araştırma ve uygulamalar 20. yüzyılın başlarından günümüze kadar devam eden bir süreç olarak farklı eğitim felsefeleri dâhilinde tartışılmıştır. Ancak alternatif eğitimin felsefi ve teorik temellerinin Platon ve J.J. Rousseau başlayarak, Avrupa ve Amerika Birleşik Devleri’nde ortaya çıktığı ve temellendiği söylenebilir. J Dewey, R. Steiner, M. Montessori ve A. S. Neill gibi düşünürler yeni eğitim hareketi ve ilerlemecilik felsefesi bağlamında geleneksel eğitime yönelik eleştiriler üzerine alternatif eğitim fikrinin kurucu babaları arasında sayılmaktadır. Bu fikrin temellerinde (a) çocuk merkezlilik, (b) bireyin yetiştirilmesinde; toplumsal, politik ve ideolojik talepler karşısında bireylerin öznel değeri, (c) bireyselliğin yaşamdaki önemi, (d) bireysel özelliklerin sanat gibi estetik duyarlılıktaki karşılığının güçlendirilmesi (e) tüm bu özelliklerin inşa edilecek demokratik okullarda ve yönetiminde hayat bulması yer alır.
Eğitim-öğretim süreçlerinde kuramsal ve uygulamalı eğitim modellerinin temel özellikleri nelerdir?
Temel olarak eğitim-öğretim süreçlerinde bireylerin; (a) özgürleşmesi, (b) doğa içinde doğaya uyum içinde yetişmesi, (c) yaşamın içinde gerçek deneyimlerle bilgi, beceri ve tutumlar inşa etmesi ve (e) sosyal, siyasal
ve ekonomik sistemlerdeki eşitsizliklerin nesnesi olmaktan çıkarılarak eğitim süreçlerinde eşitlik ilkesi içinde eğitilmesi modern kitlesel eğitimin eleştirine karşı benimsenen kuramsal ve uygulamalı eğitim modellerinin
temel özellikleri olarak ön plana çıkmıştır.
20. yüzyılda “iyi” insan yetiştirmenin önemini ortaya çıkaran nedenler nelerdir?
‘İyi’ insan yetiştirme modellerinin önemi, 21. yüzyılda yeni bir eğitim sistemi ve okul modeli geliştirme bağlamında yeniden farklı bir anlam ve önem kazanmıştır. Bu önemi ortaya çıkaran iki temel değişken olduğunu
söylenebilir. Değişimin daha hızlı, kısa aralıklı ve büyük ölçekli olmasına dayanır. Toplumlar ve onları yöneten devletler değişime cevap verme ve cevap verme süresini kısaltılmasında insan kaynaklarının yetiştirilmesinin stratejik öncelik olarak tanımlamalarıdır. Bu bağlamda eğitim sistemlerinde; problem çözme becerisi yüksek, analitik düşünebilen, yaratıcı, takımla birlikte çalışan, liderlik davranışlarını kazanmış ve çok becerili insan yetiştirme amaçları toplumların değişimle başa çıkma kaygılarına ilişkin ön plana çıkan yetkinliklerdir. İkinci neden ise özgürlük ve demokrasiye ilişkin artan talep ve bu talep ekseninde gelişen öğrenci ve ebeveyn talepleridir. Bu talepler yeni demokrasi anlayışı içinde bireysel hak ve özgürlükler ekseninde hizalanmaktadır.
Rousseau’ya göre eğitim 3 temel kaynağı nelerdir?
Rousseau’ya göre eğitim 3 temel kaynaktan gelmektedir. Bunlar (a) doğa, (b) insan ve (c) şeylerdir. Rousseau’nun eğitim ‘şeylerden’ gelir ifadesi sezgisel bir çıkış olarak kabul edilir ve fiziksel çevremizle olanlarla etkileşimimizden kazanılanlar olarak düşünülür. Eğitimin kaynağı olarak insan ile anlatılmak istenen ise diğer insanların düşünce ve inançlarına ilişkin içselleştirdiklerimizle ilgilidir. Eğitimin kaynağı olarak doğa ise Rousseau’nun düşünce yapısında tanımlama açısından diğer ögelere göre daha az belirgin ifade edilmiştir. Bu anlamda ‘doğa’ insanların kendi gelişimleriyle ilişkilendirilmiştir. Doğadan kaynaklanan eğitim ise insanların kendi fiziksel ve zihinsel gelişimlerinden öğrendikleri olarak tanımlanabilir.
Dewey’in eğitim felsefesine ve modeline ilişkin çocuklara yönelik temel varsayımları nelerdir?
Eğitim felsefesine ve modeline ilişkin çocuklara yönelik temel varsayımları şunlardır:
• Çocuklar; biyolojik, psikolojik ve sosyal organizmalardır.
• Diğer canlıların aksine yardıma muhtaç doğarlar yavaş yavaş ailelerinin desteği ile olgunlaşırlar.
• Aile ve içinde bulunduğu topluluklarda öğrenen sosyal bireylerdir.
• Aile ve akran çevresinde yer alan konuşma gruplarına katılarak, basit karamalardan karmaşık problemleri çözmeye kadar gelişimsel olarak ilerleyerek öğrenirler.
• Gelişim biyolojik olmasına karşın aynı zamanda bireyin tüm yönlerini kapsayacak biçimde duygusal, kişisel ve sosyaldir.
• Merak ve sorgulama çocuk için ve çocuğun gelişimde okul için temel kavramdır.
Dewey için öğrenme, öğrenen ve çevre arasındaki etkileşim sürecinde gerçekleşir ve eğitim-öğretim süreçlerinde deneyimlemek temel amaçtır. Bu bağlamda Dewey’in bir okuldan temel beklentileri nelerdir?
Dewey için öğrenme, öğrenen ve çevre arasındaki etkileşim sürecinde gerçekleşir. Öğrenme yapısı ve süreçleri gereği durağanlıktan uzaktır ve etkinlik temellidir. Öğrenen çevresiyle etkileşimi sürecinde bilgiyi edinir ve kazanır. Bir başka deyişle eğitim-öğretim süreçlerinde deneyimlemek temel amaçtır. Bu nedenle Dewey’in bir okuldan temel beklentisi; (a) günlük yaşamı araştıracak fırsatlar vermesi, (b) çocuğun eski kavramlarla birleştirebileceği yeni kavramlarla tanıştırması, (c) paylaşılan etkinliklerle bireysel ilişki ve etkileşimleri deneyimleyebileceği imkânlar sunması ve (d) merak ile sorgulama becerisini geliştirmesidir. Merak ve sorgulama becerisini geliştirmek için okul öncelikle (i) çocukların ilgilerini keşfetmeli, (ii) günlük hayatta karşılaşılan sıradan sorunların çözümü ile ilişkilendirmeli, (iii) yavaş yavaş problemler ve çözümlerinin soyutluğunu ve karmaşıklığını arttırmalıdır. Merak ve sorgulama becerisinin geliştirilmesinde; laboratuvar ortamlarında, sistematik bilimsel kontrol altında gerçekleştirilecek deneysel koşullardaki bilimsel sorgulama temel olmalıdır. Bir çocuk gelecek kariyerinde böylesine formal bir merak ve sorgulamayı pratik olarak yaşayamayacağı varsayımına karşın, bilimsel sorgulamaya ilişkin becerileri takdir edebilmesi için bu tür bir sorgulama deneyimi önemlidir.
Dewey’e göre deneyimin eğitici olması en az iki koşulun yerine getirilmesi ile olanaklıdır. Bu koşullardan devamlılık ilkesini açıklayınız?
Devamlılık ilkesi: Tüm deneyimler deneyimsel devamlılık adı verilen süreç içinde gerçekleşir. Her bir deneyim bir önceki deneyimin üzerine kurulur ve
geliştirilmeye yönelik yönlendirilmeye gereksinme duyar. Deneyimlerin geliştirilmesinde yönlendirme rolü öğretmenindir. Dewey’in bu ilkesine göre eğitim etkinliğinde deneyimin öğrencilerin gelişimlerine yönelik bir devamlılığının olup olmadığı ve daha önceki bilgi, beceri ve deneyimleriyle ilişkilendirilip ilişkilendirilmediği eğitim etkinliğinin eğiticiliği konusunda temel ölçütler olarak tanımlanabilir.
Yansıtıcı düşünce ve etkinlik kavramını açıklayınız?
Yansıtıcı düşünme ve etkinlik: Dewey’e göre düşünme ve eylem birbirinden ayrılmaz parçalardır. Yansıtma gözlemi gerektirir. Deneyimi yaşayan bireyler gözlem yoluyla bilgi toplarlar ve topladıkları bilgiyi işlerler ve işledikleri bilgiyi yansıtırlar ve etkinliğe dönüştürürler. Öğrencilerin farklı durumlara ilişkin deneyimleri öğrencilerin gözlem yoluyla bilgiyi toplamaları, sorunu tanımlamaları, daha önceki bilgi ve deneyimleriyle neden sonuç ilişkilerini kurmaları, var olan durumu düşünerek akıl yürütmeleri ve eylemde bulunmalarını gerektirir.
Sözcük Dewey’e göre deneyimlerin öğrenmeyi sağlamasına aracılık yapacak projelerin taşıması gereken dört temel ölçüt bulunmaktadır. Bu ölçütler nelerdir?
Dewey’e göre deneyimlerin öğrenmeyi sağlamasına aracılık yapacak projelerin taşıması gereken dört temel ölçüt vardır. Bir ilgi yaratması, öğrenci için içsel olarak değerli olması, yeni bir meraklar uyandıracak ya da bilgiler gerektirecek bir sorunu ele alması ve zaman içinde öğrencinin gelişimi destekleyebilecek bir zaman aralığına sahip olması bu dört temel ölçütün temel nitelikleridir.
Marksist geleneğin temel ilkelerinin eğitim bilimi açısından yeniden değerlendirildiği kuramın özünde neler bulunmaktadır?
Marksist geleneğin temel ilkelerinin eğitim bilimi açısında yeniden değerlendirildiği kuramın özünde (a) öğrencilere özgürlük bilincinin kazandırılması, (b) otoriter eğilimlere yönelik farkındalık kazandırılması, (c) güç ve bilgi ilişkisinin kavratılması ve (d) bireysel eylemlerle değişime yönelik toplumsal bir dönüşüm başlatılması vardır. Ahlaki açıdan eşitsizlik ve bireysel özgürlüğün karşındaki engellerin aşılmasında ‘doğru’ olanın ne olduğu sorusunun cevabını John Dewey’in görüşleriyle örtüşür.
Freire ve Giroux göre eleştirel eğitim kuramının özellikleri nelerdir?
Bu Freire ve Giroux göre eleştirel eğitim kuramının özelliklerinden bazıları şu biçimde sıralanabilir:
• Toplumsal yapıda güç, bilgi ve bilginin üretimiyle ilişkilidir.
• Bu anlamıyla eğitim sadece bilginin üretimi ve kazanılmasının ötesinde gücü kazanma ve meşrulaştırmaya yönelik politik bir anlam taşır.
• Toplumsal yapıda politik güçten yoksun, sosyal ve ekonomik açıdan dezavantajlı grupta yer alan bireylerin (Freire’göre ezilenlerin) özgürleşmesi için eleştirel bir bakış açısı ile sorgulamaları
gereklidir.
• Okul ve öğretmen toplumla, toplumsal sorunlarla ilgilidir ve öğrencilere sorun çözme yöntemini temel alarak toplumsal sorunlara yönelik bir
bilinç kazandırır.
• Öğretmenlerin öğretim içeriğini seçtiği ve öğrencilerin uyduğu, öğretmenin otorite öğrencinin ise otoriteye uyan olduğu bir öğretim
ekseninde hiç kullanmayacakları bilgileri sorgulamadan depoladığı eğitim anlayışı var olan güç ilişkilerini yeniden üretir ve toplumsal bir değişim yaratmaz.
• Öğrencilerin sorgulamadan depoladıkları bilgilerin kazanıldığı eğitim Freire tarafından ‘Bankacı Eğitim’ olarak adlandırılır.
• Öğrencinin aktif olarak öğrenme ortamında yer aldığı, sorun çözme yöntemiyle eleştirel bir bilinç kazandığı, kazanılan eleştirel bilinçle ahlaki
olarak ‘doğru’ olanı yaptığı bir öğretim sürecine gereksinme vardır. Bu süreçte öğrenciler bir birey olarak özgürleşecektir.
• Öğretim tasarımında öğretmen öğrencilerini dinler, onların sınıf ortamına getirdikleri sorunları seçer, problem çözme ve tümevarım yöntemi ile öğrencilerde gerçek dünyaya ilişkin bilgilerin oluşmasını sağlar. Öğrenciler problem çözme ve sorgulama yöntemi ile kazandıkları eleştirel bilinçle var olan gerçeğe müdahale ederler.
Montessori okullarında sınıflar nasıl düzenlenmiştir?
Montessori felsefesinde çocuk bir bütün olarak ele alındığı için öğretmen merkezli sınıflardan farklı bir eğitim ortamı vardır. Bu farklılık okulların “Çocuk Evi (=Casa dei Bambini=Children’s House)” olarak adlandırılmasına neden olmuştur. Montessori okullarında sınıflar öğrencilerin yetişkin sorumluluğunda olmaksızın öz kontrol ve bağımsızlıklarını yönetme becerilerini geliştirecek şekilde hazırlanmış ortamlardır. Çocuklar serbestçe hareket edebilmekte ve dikkatlerini çeken şey üzerinde çalışma olanağı bulmaktadırlar.
Montessori yönteminin dayandığı temel ilkeler nelerdir?
Montessori sınıf ortamının yeniden düzenlenmesi gerektiğini savunmaktadır. Eğitim sürecinde, bütün olarak çocuğu inceleyen ve gözleme dayalı, sürekli deney yaklaşımını benimsemiştir (Lillard, 2013). Montessori yöntemi, üç temel ilkeye dayanmaktadır. Bunlar; (a) hazırlanmış çevre, (b) hazırlanmış yetişkin (rehber) ve (b) sorumluluk sahibi bir özgürlüktür. Montessori eğitiminin hazırlanmış çevre olarak nitelendirilen sınıf ortamındaki materyaller; işlenmesi, kullanışlılığı ve görünürlük açısından çok yüksek oldukları için, birçok insan tarafından yanlış değerlendirilmektedir. Montessori yönteminin sadece bu özel tasarlanmış materyallerden oluştuğunu düşünen kişiler de mevcuttur ama bu yöntemde materyaller ikinci sırada yer alır. Montessori eğitiminde en önemli unsur çocukların keşfedip kendilerine göre değiştirmeleri için hazırlanmış çevrenin bütünüdür. Ancak, Montessori donanımına sahip her sınıfın da nitelikli Montessori çevresinin gereklerini karşılıyor olarak algılanması doğru değildir.
Eğitimde “Yeni Okul” sisteminin temel özellikleri nelerdir?
Yeni Okulun temel özellikleri şöyle sıralanabilir: Sistem yansıtıcı, aktif ve katılımcı öğrenme süreçleri geliştirmeyi hedefler. Bilgiyi yeni durumlara uyarlayabilme becerisi ile demokratik ve işbirlikçi davranış geliştirmeyi hedefler. Bununla birlikte öğrencilerin temel bir matematik, dil, fen ve sosyal bilimler bilgisine sahip olmasını amaçlar. Sistem öğretmen rolünü gerçeklerin bir aktarıcısı olarak değil rehber ve kolaylaştırıcı olarak teşvik eder. Eğitim aktif, katılımcı, çocuk merkezli ve kişiselleştirilmiştir. Çocuk haklarına saygı esastır. Ana hedef, öğretmenin öğrenme süreçlerini yönlendirme ve değerlendirme becerilerini geliştirerek öğrenim sürecinde harcanan zamanı kısaltmaktır. Yeni Okul, öğretmenler, çocuklar ve yerel topluluklarla bir ortaklığı destekler. Anne babalar, akraba ve toplumun okul faaliyetlerine katılma imkânı sunar ve kültürlerinin günlük okul etkinliklerinde tamamen değerli olmasını sağlar. Katılım, sistemin tüm bileşenlerinin birleştiği boyuttur ve öğrenme sürecinin kalitesine, sürdürülebilirliğine ve etkisine katkıda bulunur. Değişimin ve reformun gerçek aktörleri öğretmenler, çocuklar ve diğer topluluklardır.
Dalton eğitiminin yapısal temelini oluşturmaya devam
eden üç bölümlü planı ve bu plana göre Dalton
öğrencilerinin nasıl davranması gerektiğini açıklayınız?
1. “Ev”, her Dalton öğrencisi için okulun ana üssüdür ve ev danışmanı (sınıf ya da sınıf öğretmeni), ebeveynin okulla iletişim noktasıdır.İlkokul ve Ortaokulda Ev, aynı yaştaki öğrencilerden oluşur. Lise’de her evde, her sınıf düzeyinden öğrenciler bulunur ve bu büyük okul toplumunun bir mikrokozmosu olarak görülür. Tüm bölümlerde, Ev Danışmanı öğrenme
sürecinde her öğrenciye rehberlik eder ve yardımcı olur.
2. “Kontrat”, öğrenci ve öğretmen arasındaki bir sözleşmeyi temsil eder. Günlük çalışma, uzun vadeli projeler ve ödev için ortak yükümlülükleri tanımlamanın yanı sıra, Dalton Kontratları, öğrencilerin bireysel güçlü yönlerini geliştirmelerine ve kendi güçlü yönlerini geliştirmelerine fırsatlar sunarken zaman yönetimi ve organizasyon becerilerinin içselleştirilmesini ve arıtılmasını teşvik edecek şekilde özel olarak yapılandırılmıştır. Kontrat ilkokulda öğrencilere öğretilir ve sonraki kademelerde genişletilerek uygulamaya devam edilir.
3. “Laboratuvar”, Dalton Okulunun eğitim kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır. Laboratuvar kelimesi, öğrenci ve öğretmenler arasındaki bire bir ve küçük grup oturumlarını, çalışma, araştırma ve işbirliğini birleştirerek geleneksel sınıf öğretimini zenginleştiren eğitimleri ifade eder. Öğrenciler ve öğretmenler, Kontrat projelerini tartışmak, sınıf içinde ortaya çıkan ilgi sorularını genişletmek, sorunları netleştirmek ve izlemek istedikleri bir konunun yeni yönlerini keşfetmek için bu Laboratuvarları okul günlerinde belirli saatlerde planlarlar.
Brockwood Park Okulu hakkında bilgi veriniz?
Brockwood Park Okulu, 1969 yılında Hintli filozof ve eğitimci Jiddu Krishnamurti tarafından Londra yakınlarında kurulmuştur ve güçlü bir etik temele dayanmaktadır. Akademik gelişimin yanı sıra özgürlük ve sorumluluk arasındaki dengeyi keşfetmek, meditasyon yoluyla iç çatışmadan kurtulmak ve doğanın takdir edilmesi yoluyla manevi gelişime odaklanır.
Brockwood Park Okulu’nun amaçları nelerdir?
• Bütün insanlığı eğitmektir.
• Özgürlük ve sorumlulukların başkalarıyla ve modern toplumda ne gibi ilişkide olduğunu keşfetmektir.
• Bencil davranmaktan ve iç çatışmadan kurtulma ihtimalini keşfetmek.
• Kendi yeteneklerini ve doğru mesleği keşfetmektir.
• Akademik çalışmalar ve günlük davranışlarda mükemmellik hissi uyandırmak.
• Vücudun uygun bakımı, kullanımı ve egzersizini öğrenmektir.
• Doğal dünyayı takdir etmek, içindeki yerimizi ve sorumluluğumuzu görmektir.
• Sessizliğe değer verme ve düzen duygusuna sahip olmaktan gelen netliği bulmak.
Paideia okulları hakkında bilgi vererek temel amaçlarını sıralayınız?
Paideia okulları 3-18 yaş arası çocuklara eğitim veren ve herhangi bir mezhebe bağlı olmayan okullardır. Bu okullarda temel amaç çocuklara diyalog kurma, kritik düşünme ve olayları farklı bakış açılarından değerlendirme gibi hayat boyu yaşam becerileri kazandırmaktır. Öğrenciler bir fikre katılmayı ve fikri reddetmeyi öğrendikleri için Paideia okullarının gerçek anlamda olumlu bir öğrenme-öğretme ortamına sahip olması beklenir. Paideia okullarında amaçlardan biri de okulu sevdirmektir. Paideia önerisiyle amaçlanan temel esasları:
• Bütün bireylerin kişisel gelişimini sağlamak.
• Bireyleri yaşamlarını kazanabilecekleri şekilde hayata hazırlamaktır.
• Bireyleri politik sorumluluklarını yerine getiren iyi yurttaşlar olarak hazırlamak.
• Öğrencilerin öğrenme etkinliklerini ömür boyu sürdürmelerini sağlamak şeklinde sıralanabilir.
Ulusal Paideia Merkezi tarafından Paideia Okulları’nın amaçlarını gerçekleştirmek için belirlenmiş ilkeler vardır. Bu ilkeler nelerdir?
Ulusal Paideia Merkezi tarafından belirlenmiş olan ilkeleri şu şekilde sıralanabilir:
• Bütün çocuklar öğrenebilir.
• Bütün çocuklar aynı imkân ve kalitede eğitimi hak etmektedir.
• En iyi okul, hayata en iyi hazırlayan okuldur.
• Öğretmen rehberliğinde öğrencilerin kendi kendini keşfetmesi ve öğrenmesi esastır.
• Okullarda üç öğretim tipi vardır; didaktik öğretim, öğrenme becerileri geliştiren koçluk ve Sokratik sorgulama olarak adlandırılan seminer çalışması.
• Üç öğretim tipinden beklenen sonuçlar; organize bilginin kazanımı, dil ve matematik kullanım becerilerinde gelişme, zihinsel sorgulama anlayışında gelişme şeklindedir.
• Öğrencilerin başarı durumları bireysel yetenekleri ve kabiliyetleri ölçüsünde değerlendirilmelidir.
• Okul müdürü sadece bir yönetici değildir. Okul müdürü okulu planlayıp organize ederken öğretim kadrosu ile meşgul olmayı ihmal etmemelidir.
• Okul müdürü ve eğitmenler kendilerini sürekli aktif bir şekilde öğrenmeye programlamalıdır.
• Öğretmenlik mesleğine kendini adayanların primi motivasyondur.
Mıknatıs Okullar’ın kuruluş süreci hakkında bilgi veriniz?
Amerika’da 1960’lar dönemi, başta AfroAmerikalılar olmak üzere birçok toplumsal kesimin kamusal alanda hak ve adalet taleplerini dillendirdiği, ailelerin eğitimde fırsat ve imkân eşitsizliğine itiraz ettiği ve ırk ayırımcılığına karşı yürütülen politikaların yetersizliğinin dile getirildiği dönemdir. İşte böyle bir dönemde Amerika, toplumun değişen taleplerini karşılamak ve ırk ayrımcılığına karşı alternatif bir eğitim sistemi geliştirmek amacıyla eğitim sisteminde reform yaparak Mıknatıs Okullar (Magnet Schools) olarak adlandırılan devlet okullarını kurulmuştur. İlk olarak 1970’lerde şehir üniversitelerinde uygulamaya konulan mıknatıs okulların önemli bir kısmı öğrenci sayısı çok olan ve sosyo-ekonomik düzeyi düşük bölgelerde kurulmuştur. Okulların yaklaşık yarısından fazlası ilköğretim düzeyinde, % 20’si ise lise düzeyinde eğitim vermektedir. Mıknatıs okulları, ırk ayrımını ortadan kaldırmak ve gelir adaletsizliğinin eğitime olumsuz yansımalarını asgari düzeye indirmek amacıyla kurulduğundan, devlet bu okullara maddi olarak büyük destek sağlamaktadır.
Neil’ın kurduğu Summerhill okulunun temel varsayımları nelerdir?
Neil’ın kurduğu Summerhill okulunun temel varsayımları şunlardır:
• Çocuklar doğuştan iyidirler.
• Çocuklar özgür olmalıdırlar ve özgürlük onların öz motivasyonlarını geliştirir.
• Öğrencilerin hiçbir siyasal ideolojiye, dinsel ve ahlaki dayatmaya maruz kalmama özgürlükleri vardır.
• Çocukların kendi hayatlarını kontrol edebilmelerine olanak verilmelidir. Bu onların kendi işlerini yürütmede bir öz saygı kazandıracağı gibi hem de başkalarına karşı sorumluluk geliştirmelerine imkân sağlar.
• Çocukların gelişimleri için zaman tanımak istedikleri kadar oyun oynamalarına izin vermek anlamına gelir. Oyun içinde yaşanan deneyimler hayatta sonradan karşılaşacakları iyi ve kötü durumlara hazırlanmalarına ve hayata ile başa çıkmaya ilişkin yeteneklerin gelişmelerine yardımcı olur.
Waldorf Okulları’nın kuruluş süreci ve temel amacı hakkında bilgi veriniz?
Waldorf yaklaşımı ilk olarak Rudolf Steiner tarafından 1919 yılında Almanya’da ortaya çıkmıştır. Steiner çocukların hem fiziksel hem de psikolojik olarak belirli gelişimsel aşamalardan geçtiğini savunmuştur. O, bu gelişim aşamalarında farklı yetenek, ilgi ve problemler ortaya çıktığını belirtmiş ve her yeni aşamanın çok büyük önem teşkil ettiğini desteklemiştir. Her çocuğun farklı bireysel ihtiyaçları, karakteri, düşünce, duygu ve hareket kapasitesi vardır. Dolayısıyla her çocuk için özel ilgi gösterilmesi gerekmektedir. Waldorf programının temel amacı çocuğu bütünüyle eğitmektir; “Beyin, kalp ve eller” bu programın temel felsefesini oluşturmaktadır. Waldorf Okulları programını bu anlayış üzerine inşa edilmiştir.
Waldorf Okulları’nın yapılanması için belirlenen temel ilkeler nelerdir?
Steiner, Molt, Hanh ve Stockmeyer Waldorf okulunun kuruluş ilkeleri ile okulun idari yapısını, eğitim felsefesini, ekonomik yapısını ve öğretim disiplinini belirlemişlerdir. Steiner’in düşünceleri doğrultusunda Waldorf okullarının yapılanması için aşağıdaki temel ilkeler belirlenmiştir:
• Sosyo-ekonomik, ırksal ve dinsel temelleri ne olursa olsun bütün çocuklar okula kabul edilir.
• Eğitim on iki yıl kesintisiz olacak, öğrenciler farklı farklı eğitim türlerine yönlendirilmez.
• Her çocuğun farklı bireysel özellikleri ve kendine göre üstün yetenekleri olduğu kabul edilir. Çocuğun sahip olduğu bütün yetenekleri
geliştirmesi ve en iyi seviyeye getirmesi amaçlanır.
• Dünyanın ve yaşamın belli bir ritmi olduğu gibi insan organizmasının da belli bir ritmi vardır. İnsan bu ritim içinde olgunlaşır. Bir alanda yeterli olgunluğa erişildikten sonra eğitimde bir üst aşamaya geçilmelidir
• Okul, her türlü ekonomik ve politik kontrolden tamamen bağımsız olmalıdır. Bu nedenle okul devletten bağımsız demokratik bir yapıya sahip
olması Waldorf eğitiminin özgürlük anlayışının temelini oluşturmaktadır. Ayrıca her okul içinde bulunduğu topluma göre programını düzenler.
• Okul, öğretmenler tarafından yönetilmelidir. Okul yönetiminde hiyerarşi, yetki zinciri yoktur. Öğretmenler okulun isleyişini Steiner’in ilkeleri
doğrultusunda kendileri belirlerler.
•İlköğretimin sekiz yılı boyunca bir sınıf aynı sınıf öğretmeni ile eğitimini sürdürmeli ve tamamlamalıdır. Öğretmen çocuğu ve yaşadığı koşulları ne kadar iyi ne kadar ayrıntılı bilirse öğreteceği konuyu çocuğun hayatıyla o düzeyde daha iyi ilişkilendirebilir. Yine çocuğun gelişimini desteklemek için daha çok imkâna sahip olur.
• Waldorf eğitiminde değerlendirme sistemi de farklıdır. Değerlendirmenin amacı çocuğu notla sınıflandırmak değil onu daha iyi tanıyıp, gelişimini daha iyi izleyebilmektir. Öğretmenler her çocuğun gelişimiyle ilgili uzun raporlar hazırlarlar. Küçük sınıflara not ve karne verilmez.
• Çocuğun bütünsel olarak gelişmesi gereklidir. Bunun için bilginin kazanılması, becerinin uygulanması, yaratıcılığın güçlendirilmesi, hayal gücünün uyarılması, anlama ve empati duygularının beslenmesi, sosyal sorumluluk ve ahlaki ilkelerin kazanımı gibi alanlara eşit önem verilir. Bir konu olarak ele alındığında tüm yönleri ile bütünleştirilmiş olarak işlenir.
Jean-Jacques Rousseau'nun eğitim alanındaki önemi nedir?
Rousseau’nun çalışmaları 20. yüzyılın başlarından itibaren sanayi devrimi sonrası ortaya çıkan geleneksel kitlesel eğitime karşı çıkan ve alternatif eğitim ve okul modellerine ilham kaynağı olmuştur. Özellikle günümüzde eğitim felsefesi, sosyolojisi ve yönetiminde sıklıkla kullanılan ‘çocuk merkezli’, ilerlemeci ve insan merkezli kuramlara kaynaklık etmiştir.
Emile adlı eserinde Rousseau’nun öğretimsel amacı nedir?
Emile adlı eserinde Rousseau’nun öğretimsel amacı Emile’i mutlu, kendi kendine yeterli ve özgür yetiştirmektir.
John Dewey'in eğitim alanındaki temel felsefesi neye dayanır?
Dewey çocukların eğitimlerini yaşam içindeki deneyimlerine dayandırmıştır ve özellikle ‘Nasıl Düşünürüz’ (1933) ve ‘Deneyim ve Eğitim’ (1938) adlı çalışmalarında organik ve bütüncül bir eğitim modelini savunmuştur.
John Dewey'e göre çocukların merak ile sorgulama becerilerini geliştirmek için ne yapılmalıdır?
Öğrencilerin merak ve sorgulama becerisini geliştirmek için okul öncelikle (i) çocukların ilgilerini keşfetmeli, (ii) günlük hayatta karşılaşılan sıradan sorunların çözümü ile ilişkilendirmeli, (iii) yavaş yavaş problemler ve çözümlerinin soyutluğunu ve karmaşıklığını arttırmalıdır.
John Dewey'in deneyimdeki "devamlılık" ilkesi nedir?
Tüm deneyimler deneyimsel devamlılık adı verilen süreç içinde gerçekleşir. Her bir deneyim bir önceki deneyimin üzerine kurulur ve geliştirilmeye yönelik yönlendirilmeye gereksinme duyar. Deneyimlerin geliştirilmesinde yönlendirme rolü öğretmenindir.
Montessori okullarındaki sınıfların yapısı nasıldır?
Montessori okullarında sınıflar öğrencilerin yetişkin sorumluluğunda olmaksızın öz kontrol ve bağımsızlıklarını yönetme becerilerini geliştirecek şekilde hazırlanmış ortamlardır. Çocuklar serbestçe hareket edebilmekte ve dikkatlerini çeken şey üzerinde çalışma olanağı bulmaktadırlar.
Montessori okullarının yapısına göre öğretmen- çocuk etkileşimi nasıl olmalıdır?
Montessori okullarında öğretmen- çocuk etkileşimi, istenen sonuçları ortaya çıkarmak için duyarlı, esnek ve uyumlu bir öğretim gerçekleşmelidir. Çocukların, güvenilir ve samimi, aynı zamanda da kontrol noktasında esnek olan bir ebeveyn veya öğretmen rehberliğinden faydalanmaları gerekmektedir.
Escuela Nueva (Yeni Okul) sisteminin temel amacı nedir?
Escuela Nueva (Yeni Okul) sisteminin temel amacı düşük gelirli ailelerin çocukları için kaliteli temel eğitim sağlamadır.
Escuela Nueva (Yeni Okul) sisteminin kurucuları eğitimde nelere öncülük etmişlerdir?
Modelin kurucuları kırsal alanlarda “eksiksiz” ilkokullar için yeterli öğrenci veya öğretmenin olmamasına çözüm olarak yeni öğretim yöntemlerine (çok merkezli öğretim dâhil), eğitim şekillerine, öğrenmeye ve farklı materyaller geliştirmeye öncülük etmiştir.
Yeni Okul anlayışı temelde hangi fikirler üzerine kuruludur?
Yeni Okul anlayışı temelde iki fikir üzerine kuruludur: (1) eğitimde etkililiği arttırmanın yolu öğretmen yetiştirmede yaratıcı yeni yöntemleri, yeni yönetim tarzları ve toplumla yeni iletişim yolları geliştirmekten geçmektedir, (2) teknik, politik ve mali açıdan sürdürülebilir yenilikler gerçekleştirilmelidir.
Yeni Okul modelinin eğitim sistemindeki önemi nedir?
Yeni Okulu modeli, eğitim sisteminde uzak kalan Kolombiyalı kırsal öğrencilerin eğitimini geliştirme konusundaki başarılarından dolayı ilham verici olarak tanımlanmaktadır.
Dalton Öğretim Planı’nın temel ilkesi nedir?
Dalton Öğretim Planı’nın temel ilkesi öğrencilerin daha iyi öğrenmeleri için kendi çalışmalarını kendilerinin organize etmesi ve takip etmesidir. Bunu yaparken çocuk çevresiyle ve içinde bulunduğu okul toplumuyla yüksek düzeyde etkileşim ve işbirliğine girecektir.
Dalton okullarındaki “sözleşme” nin şartları nelerdir?
Sözleşme süresi dolana kadar öğretmen öğrenciyi sınava tabi tutmaz veya denetlemez. Ancak, öğrenci daha fazla bilgi almak istediğinde öğretmenden destek alır. Konuların işlendiği derslere ne ölçüde katılacakları da yine öğrenciler tarafından belirlenir. Sözleşme için belirlenen süre dolunca öğrenci, öğretmene yaptığı çalışmaların toplandığı bir dosya sunar ve değerlendirme bu dosya üzerinden gerçekleştirilir.
Brockwood Park Okulu'nun akademik gelişim dışındaki amaçları nelerdir?
Brockwood Park Okulu akademik gelişimin yanı sıra özgürlük ve sorumluluk arasındaki dengeyi keşfetmek, meditasyon yoluyla iç çatışmadan kurtulmak ve doğanın takdir edilmesi yoluyla manevi gelişime odaklanır.
Hintli filozof ve eğitimci Jiddu Krishnamurti'ye göre eğitimin hedefi ne olmalıdır?
Krishnamurti’ye göre “gerçek anlamda eğitim bireye olgun ve özgür olmasına, sevgide ve iyilikte gelişmesinde yardımcı olmaktadır. İlgilenmemiz gereken şey budur ve çocuğu idealist bir şekle göre şekillendirme değildir”.
Brockwood Park Okulunda birlikte çalışma, sorumluluk, işbirliği ve sevgi ruhunu besleme amaçlı neler yapılmaktadır?
Brockwood Park Okulu 14 yaş ve üzerindeki yaklaşık 73 öğrenciyle, yatılı bir okul değil, çok kültürlü bir aile hissi yaratma amacı gütmektedir. Dostane bir eşitlik ortamı sağlanmaya çalışılır ve her ailede olduğu gibi, gençler ve yetişkinler, günlük karar verme ve binanın bakımı konularında yönetime yardımcı olurlar. Bu şekilde birlikte çalışma, sorumluluk, işbirliği ve sevgi ruhunu beslemeyi amaçlar.
Paideia okullarının eğitim sistemi nasıldır?
Paideia okulları her çocuğun öğrenebileceğini varsayımı ile çocuğun performansına ve başarılarına saygı duyan, hümanist ve heterojen bir eğitim sistemidir.
Paideia önerisiyle amaçlanan temel esaslar nelerdir?
Bütün bireylerin kişisel gelişimini sağlamak, bireyleri yaşamlarını kazanabilecekleri şekilde hayata hazırlamak, bireyleri politik sorumluluklarını yerine getiren iyi yurttaşlar olarak hazırlamak ve öğrencilerin öğrenme etkinliklerini ömür boyu sürdürmelerini sağlamaktır.
Mıknatıs Okulları çoğunlukla nerelerde kurulmuştur?
Mıknatıs okullarının önemli bir kısmı öğrenci sayısı çok olan ve sosyo-ekonomik düzeyi düşük bölgelerde kurulmuştur.
Mıknatıs okullarının amaçları nelerdir?
Ayrımcılığa karşı bütünleştirme, işbirliğine dayalı öğretim etkinlikleri, çok kültürlülüğe dönük faaliyetler yürütmek, küçük tartışma grupları oluşturmak, der dışı etkinlikler ve özel projeler aracılığıyla öğrencilere çalışma imkânları sunmak, karşılıklı saygı, takdir ve farklı etnik kökene mensup olan öğrenci arkadaşlarıyla olumlu ilişkiler kurmak gibi hedefler de mıknatıs okulların amaçları ve özellikleri arasında yer almaktadır.
Summerhill okulunun öğrenci yapısı nasıldır?
Summerhill okulu yaklaşık 80 yetişkin ve her milletten gelen öğrencilerden oluşmaktadır.
A. S. Neil'in Summerhill okulunu kurmadaki düşüncesi nedir?
Çocuğu okula uydurmak yerine, okulu çocuğa uydurmaktır. Çocukların kendi başlarına özgür oldukları bir okul kurmak ve tüm disiplinlerden, yöneltmelerden, önerilerden dini ve ahlaki eğitimden feragat etmektir.
Waldorf programının temel amacı nedir?
Waldorf programının temel amacı çocuğu bütünüyle eğitmektir; “Beyin, kalp ve eller” bu programın temel felsefesini oluşturmaktadır.
Waldorf eğitiminde okulun yapısına ilişkin ilkesi nelerdir?
Okul, her türlü ekonomik ve politik kontrolden tamamen bağımsız olmalıdır. Bu nedenle okul devletten bağımsız demokratik bir yapıya sahip olması Waldorf eğitiminin özgürlük anlayışının temelini oluşturmaktadır. Ayrıca her okul içinde bulunduğu topluma göre programını düzenler. Okul, öğretmenler tarafından yönetilmelidir. Okul yönetiminde hiyerarşi, yetki zinciri yoktur. Öğretmenler okulun isleyişini Steiner’in ilkeleri doğrultusunda kendileri belirlerler.