Göç Ve Göçmen Sorunları Dersi 4. Ünite Sorularla Öğrenelim
Göç Ve Eğitim
- Özet
- Sorularla Öğrenelim
Temel eğitime erişim imkânlarına sahiplikten başlayarak, eğitimin tüm aşamalarında gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkelerde önemli sorunlar mevcuttur. Bu sorunlar nelerdir?
Temel eğitime erişim imkânlarına sahiplikten başlayarak, eğitimin tüm aşamalarında gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkelerde önemli sorunlar mevcuttur. Bu sorunlar eğitim hakkı temel olmak üzere “eğitime erişim sorunu”, “nitelikli ve çağın gereklerine uygun eğitim alabilme” ve “bu eğitim hakkının tam olarak kullanılamaması” biçiminde sıralanabilir. Eğitim vatandaşlara sunulan bir kamu hizmeti olma özelliğinin ötesinde temel bir insan hakkıdır.
Mülteci çocukların eğitimi hangi iki önemli fonksiyonu üstlenecek şekilde yapılandırılmalıdır?
Göç çok boyutlu yapısıyla birçok alanda olduğu gibi özellikle örgün eğitim üzerinde çeşitli sorunlara yol açmaktadır. Göç sürecinde eğitim çeşitli şekillerde kesintiye uğramaktadır. Göç sonucunda tüm nüfus grupları bakımından eğitim önem kazanmaktadır. Savaş ve zorunlu göç yaşayan çocuklarda çeşitli psikolojik sorunlar ve akademik başarısızlık görülmektedir. Eğitim göç sonrası uyum süreçlerinin de önemli bir bileşenidir. Bu anlamda özellikle mülteci çocukların eğitimi hem onları bulundukları toplum içinde dışlanmaktan kurtarma hem de tekrar dönebilmeleri hâlinde ülkelerine faydalı olabilme gibi iki önemli fonksiyonu üstlenecek şekilde yapılandırılmalıdır. Dünyadaki mülteci nüfusunun neredeyse yarısını oluşturan mülteci çocukların toplumsal yaşama ve emek piyasalarına uyum sağlayamamış olan bir “kayıp nesil” olmasının önüne geçilebilmesinde eğitim en önemli araçtır.
Eğitim ve göç ile ilgili çalışmalar incelendiğinde neyin etkili olduğu görülmektedir?
Eğitim ve göç ile ilgili çalışmalar incelendiğinde eğitim ve eğitimli olmanın göç kararı vermede etkili olduğu görülmektedir. Başka bir açıdan bakıldığında eğitim; göçmenlerin, göç nedeninin bireysel ya da kitlesel olmasına bakılmaksızın, uyum süreçlerinde önemli bir değişkendir.
Eğitimin neden tanımının yapılması zordur?
Eğitim canlı bir organizma gibi büyüyüp gelişme niteliği taşıdığından yeni isteklere, yeni koşullara uyum sağlamakta, değişip dönüşmektedir. Bu nedenle tanımının yapılması zordur. Eğitim yıllara göre olduğu kadar ülke ve bölgelere göre de değişmektedir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki eğitimin kuram ve uygulamalarında da farklılıklar görülmektedir
Türk Dil Kurumu eğitimi nasıl tanımlamıştır?
Türk Dil Kurumu eğitimi “Çocukların ve gençlerin toplum yaşayışında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları elde etmelerine, kişiliklerini geliştirmelerine, okul içinde veya dışında, doğrudan veya dolaylı yardım etme, terbiye” biçiminde tanımlamıştır
Eğitim nasıl bir süreçtir?
Eğitim, bireyin yaşadığı toplumda yeteneğini, tutumlarını ve olumlu değerdeki diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçler toplamıdır. Aynı zamanda eğitim, bireyin toplumsal yeteneğinin ve en elverişli düzeydeki kişisel gelişmenin elde edilmesi için seçilmiş ve denetimli bir çevreyi içine alan toplumsal süreçtir. Bu bağlamda eğitim, bireylerin kendileri ve içinde yaşadıkları çevre ile ilgili bilgi ve kavrayışını arttırmaktadır. Eğitim, bireyler üzerinde yarattığı olumlu etkilerin yanı sıra ülke ve dünya genelinde de daha yaşanabilir bir çevre, refah artışı, gelir dağılımında adaletin sağlanması gibi amaçlara da hizmet etmektedir.
Eğitim hakkı nedir?
Genel olarak bir kültürlenme süreci olan eğitim insanın en temel haklarından biridir. “Eğitim hakkı” diğer temel insan hak ve özgürlükleriyle de yakından ilgilidir. En genel tanımıyla kültürlenme süreci veya kültürel değerleri bireylere kazandırma süreci olan eğitim insanın zihinsel, bedensel, duygusal, sosyal ve ahlaki gelişimi için son derece önemlidir
Eğitim hakkı ilk kez nerede yer almıştır?
Eğitim hakkı ilk kez Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde yer alarak Birleşmiş Milletler’in sosyal, ekonomik, kültürel ve medeni haklarıyla uyumlu olarak geliştirme yönündeki kapsamlı çabalarının başlangıcını oluşturmuştur. Bildirge’ye göre eğitim herkese sağlanması gereken bir haktır ve en azından ilk ve temel aşamaları parasızdır.
Eğitim hakkı ile ilgili düzenlemeler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin yanı sıra hangi belgelerde güvence altına alınmıştır?
Eğitim hakkı ile ilgili düzenlemeler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin yanı sıra birçok Birleşmiş Milletler (BM/United Nations-UN) belgesi, Avrupa Konseyi (AK/Council of Europe-COE), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT/Organization for Security and Co-Operation in Europe-OSCE) gibi uluslararası örgütler tarafından kabul edilmiş olan bildirge, sözleşme, tavsiye, karar vb. nitelikte uluslararası ve bölgesel insan hakları belgesinde güvence altına alınmıştır.
Hem bireyin hem de toplumun gelişmesi neden eğitim hakkına bağlıdır?
Hem bireyin hem de toplumun gelişmesi; herkese yeteneği, kapasitesi ve ilgisi doğrultusunda eğitim görme hakkının sağlanmasına bağlıdır. Ayrıca insan hakları ile ilgili uluslararası belgelerin ve anayasaların temel ilkeleri olan hürriyet, eşitlik ve demokrasi, bireyin ve toplumun gelişmesi sağlanmadıkça gerçekleştirilemez. Çünkü insan hakları ve demokrasi ancak halkın belli bir eğitim düzeyine ulaştırılmasıyla korunup gerçekleştirilebilir.
Türkiye’de Anayasa ve yasalarda eğitim hakkı ne şekilde yer almıştır
Türkiye’de Anayasa ve yasalarda eğitim hakkını içeren maddelere Cumhuriyet öncesi dönemlerde de rastlamak mümkündür. 1876 Kanun-i Esasisi bu konudaki ilk yasal düzenlemeyi yapmıştır.
1924, 1961 ve 1982 Anayasaları, öğretim ve eğitim hak ve özgürlüğü konusunda, insan haklarına ilişkin genel yaklaşımlarını içeriklerine de yansıtmışlardır. 1982 Anayasası’nda eğitim hakkı “Sosyal ve Ekonomik Hak ve Özgürlükler” başlıklı bölümde yer almaktadır (Ataman, 2008: 18). Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 42. maddesinde “kimse eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamaz” ibaresi yer almaktadır. Aynı maddede “Devlet, maddi imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar” denilmektedir
Eğitimde kaç çeşit fırsat eşitliği bulunmaktadır? Bunlar nelerdir?
Dört tür eğitimde fırsat eşitliği bulunmaktadır. Bunlar; • Herkese en üst basamağa kadar öğretim imkânının sağlanması, • Herkese belli düzeyde asgari öğrenim hakkının sağlanması, • Her bireyin kendi yetenek ve potansiyelinin tamamından yararlanmasını sağlayan bir öğrenime kavuşması, • Eğitimin birim başına düşen hasılanın arttığı ya da kabul edilmiş ölçülere uygun olduğu sürece eğitim fırsatlarından daha fazla bireyin yararlandırılmasıdır.
Eğitimde fırsat eşitliği uygulamaları önemli olmakla birlikte eğitimde fırsat eşitliğini engelleyen etmenler de bulunmaktadır. Bunlar nelerdir?
Eğitimde fırsat eşitliği uygulamaları önemli olmakla birlikte eğitimde fırsat eşitliğini engelleyen etmenler de bulunmaktadır. Bunlar: • Ailenin geliri ve mesleği (Aile geliri alınacak eğitimin miktarını ve çeşitliliğini etkilemektedir. Anne babaların mesleki düzeyleri düşük ise çocuklarına sağladıkları eğitim de o derece az olmaktadır). • Devletin ekonomik gücü (Devlet yoksul çocukların eğitimini sağlamak, bölge okulları, burs, kredi ve beslenme yardımları ile destek hizmetleri sağlamak durumundadır). • Coğrafi etmenler (Kır/kent biçiminde yerleşme düzeni ve yöresel farklılaşmalar eğitimde eşitsizlik yaratmaktadır). • Toplumsal etmenler (Cinsiyet ayrımı, din ayrımı, dil etmeni, ırk etmeni, nüfus etmeni, eğitimsel dengesizlikler eğitimde fırsat eşitliği yaratmaktadır). • Siyasal etmenler (Siyasal partiler arasındaki görüş ayrılıkları, farklı politika ve uygulamalar). • İşlevsel eşitsizlik (Zekâ ve yetenek farklarından gelen eşitsizlikler eğitimde fırsat eşitliği sağlanmış olsa bile tamamen ortadan kalkmamaktadır)
Temel insan haklarından biri olan eğitimin çeşitli işlevleri bulunmaktadır. Bunlar nelerdir?
Temel insan haklarından biri olan eğitimin çeşitli işlevleri bulunmaktadır. Bunlar; • Toplumun kültür mirasının birikimi ve aktarılması, • Çocuğun toplumsallaştırılması, • Yenilikçi ve değişimi sağlayıcı bireyler yetiştirilmesi, • Siyasal işlevi,• Seçme işlevi, • Ekonomik işlevi olarak sıralanabilir.
“Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı” olan PISA neler ölçülüp değerlendirilmektedir?
“Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı” olan PISA, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (The Organisation for Economic Co-operation and Development-OECD) tarafından üçer yıllık dönemler hâlinde, 15 yaş grubundaki öğrencilerin kazanmış oldukları bilgi ve becerileri değerlendiren bir araştırmadır. Temel amacı, öğrencilerin okulda öğrendikleri bilgi ve becerileri günlük yaşamda kullanma becerisini ölçmek olan PISA sınavı, 2000 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Çoktan seçmeli, karmaşık çoktan seçmeli, açık uçlu, kapalı uçlu gibi değişik soru türlerinin kullanıldığı PISA sınavı sonuçları rapor olarak yayınlanmaktadır. PISA sınavı sonuçlarına göre Singapur, Tayvan, Hong Kong (Çin), Japonya, Finlandiya, Makao (Çin) ve Kanada yüksek performansa sahip ülkeler arasında yer almaktadır.
Türkiye'de eğitim sistemi hangi bölümlerden oluşur?
Türkiye’de 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu ile belirlenmiş olan Millî Eğitim Sistemi; “Örgün Eğitim” ve “Yaygın Eğitim” olmak üzere iki ana bölümden oluşmaktadır. Örgün ve yaygın eğitim Millî Eğitim Bakanlığının (MEB) yönetim ve denetiminde yürütülmektedir. Devlet, görev ve
sorumluluk alanında yer alan eğitimin hem yönlendireni hem de denetleyeni konumundadır.
Yaygın eğitim hizmetlerikaç ana bölümde düzenlenmiştir? Bunlar nerelerde yapılmaktadır?
Yaygın eğitim hizmetleri; yönetmelikte okuma-yazma kursları, mesleki ve teknik eğitim ile sosyal ve kültürel kurslar olmak üzere üç ana bölümde düzenlenmiştir. MEB, “Halk Eğitim Merkezleri” ile il ve belde, köy ve mahallelerde oluşturulacak “Eğitim Odaları” aracılığıyla yaygın eğitim faaliyetinde bulunmaktadır
Beşerî Sermaye Teorisi nedir?
Beşerî Sermaye Teorisine göre; bir ülkenin gelişmesinde en önemli unsur, nitelikli insan gücüdür. Sermaye ve doğal kaynaklar gibi diğer üretim faktörlerinin de verimliliği önemli ölçüde nitelikli insan gücünün varlığına dayalıdır. İnsan gücü kaynağının geliştirilmesi ile ekonomik kalkınma ve gelişme düzeyi arasındaki ilişkiler eğitim ve ekonomi ilişkilerinin de odak noktasını oluşturmaktadır. Ekonomik açıdan bakıldığında eğitim hem tüketim hem de yatırımdır.
Afet ve acil durumlarda eğitimin kapsamı nedir?
Afet ve acil durumlarda eğitim, acil durumun ortaya çıkmasından itibaren başlayıp iyileşme süresince devam eden temel eğitimleri kapsamaktadır. Acil durumlarda gerçekleştirilecek eğitim yardımı stratejisi, acil durumun niteliğine göre değişmektedir. Yıkıcı bir afet sonrasında eğitimin devam edebilmesi için altyapı yatırımı ve okul inşası yeterli olurken, başka bir ülkeye sığınan kişilerin eğitimine devam etmesi daha karmaşık bir durumdur. Afet ve acil durumlarla karşılaşıldığında bu durum ile başa çıkmayı kolaylaştıracak “acil durum eğitimi” ve acil bir durum ile ortaya çıkan göç sonucu uygulanacak eğitim, içerikleri bakımından birbirinden farklıdır. Acil durum sonucu yaşanan kitlesel göçlerde eğitim konusu ise “acil durum” sınırlarını aşan farklı bir yapıdadır.
Eğitimin kalitesi ve mülteci çocuklara uygunluğu kaç başlık altında değerlendirilmektedir. Bunlar nelerdir?
Eğitimin kalitesi ve mülteci çocuklara uygunluğu üç başlık altında değerlendirilmektedir. Bunlar: • Okulların altyapısı (okulun yeri, sınıfların boyutu ve yerleşimi, oyun alanları, okul ile ev arasındaki mesafe, ulaşım olanakları) • Müfredat seçimi (dil ve içerik) • Eğitim uygulamaları (dil eğitimi, pedagoji, eğitim materyalleri) Dil kaynaklı iletişim sorunları, önyargılara dayalı olumsuz tutum ve tavırlar ile ayrımcılık genel olarak mültecilerin ve mülteci çocukların karşılaştıkları en önemli sorunlardır